Mahallemin ortası yangın yeri
Alevler sarmış bedenimi
İçim yanar hasretinle
Dumanımla boğulur efkâr
Sislerinde kaybolur resmim
Gel ne olur
Bir nefes sana ihtiyacım var
Varsın gerçekleri örtsün gece
İsterse sabaha doğmasın gün
Sarmaşık gibi sar bedenimi
Dolaş dilimin her yerine
Zamansız kalsın dünya
Ve ben senin içinde
Diyeceğim ama
Yoksun
Gök kubbe çöküyor üzerime
Boğuluyorum
Boğuyor yalnızlığımda ruhumu
İçi boş kalabalıklar
Son teneffüs zili çalmadan gel
Bir soluk sana ihtiyacım var
Sokaklar avare
Ben biçare
Neden diye sormaz belleğim
Oysa
Vurgun yediğim sığ sular
Sayılmadığım diyarlar
Bendendi bir zamanlar
Yılgınım
Çokça da yorgun
Ayaklarımı çekiyor sanki
Dumanı üstünde bir mezar
El alem toprağa koymadan
Yetiş imdadıma
Giderayak sana ihtiyacım var
Ne zamandır kurak ülkem
Vaha arayışım ki
Hep bu yüzden
Şaşkınım
Ve de susuz
Dudaklarım çatlıyor
Gövdemde açılıyor derin yarıklar
Soluyorum be gülüm
Gün be gün
Kuruyorum
Çocuklar düşüyor dallarımdan
Köklerimi kemiriyor aç kurtlar
Şimdi tam zamanı
Yağmur ol düş toprağıma
Vakitsiz yağsan neye yarar
Gök gürültüsüyle gel
Bir damla sana ihtiyacım var
Yarama merhem sandım
Başka tenler sürdüm tenime
O diyar bu diyar
Olamadı derdime çare
Oysa ben sana gittiğimden beri
Gelememişim ki kendime
Şimdi aynalar kırık
Resimler eksik çerçevede
Habire eksiliyorum yar
Gel tamamla
Sadece sana ihtiyacım var
Hasan Yaylacı Konya 2013