MISIR TİRANLARI

Arap baharıyla yüzyıllık Tiranlar(siyasal gücü zorla ele geçirenler, Despotlar, Faşistler, Gaddarlar) yıkılıyor derken, yıkılan Tiranlar yeniden dönüş yapmaya başladı. Bunun son örneği Mısır’da görüldü.

O çağdışı kalmış eski Tiranlar, halka rağmen, halk adına, halkı ezmeye ve yok etmeye başladılar.

 Dünyanın gözü önünde yapılan demokratik seçimlerle yönetime gelen bir iktidarı bir darbeyle görevden uzaklaştırdılar. Bahaneleri de halkın çoğunluğu böyle istiyormuş. Seçim mi yaptınız da halkın çoğunluğu adına bunu söylüyorsunuz utanmadan.

Evet, Mısır Tiranlığı, halkın yüz yıllık özgürlük isteklerini katliamla bastırarak, kendi geleceklerini tehlikeli gördüklerinden, güya halk adına halkın büyük çoğunlukla seçtiklerini alaşağı ettiler.

Darbeye karşı sokaklara dökülen halk üzerine ateş etmeye başladılar. Onlarca masum insan katledildi ve edilmeye devam ediliyor.

Mısır Tiranları bu çağdışı darbeyi yaparken, Demokrasinin beşiği olduklarını iddia eden başta ABD, AB ve genel olarak batı ülkeleri olmak üzere birçok para demokrasi(çıkara endeksli) ülkeleri ve kuruluşları da buna alkış tuttular ya da sessiz kaldılar. Hani bunlar demokrattı, demokrasi taraftarıydı?

İşin diğer bir acı tarafı Türkiye içinde de bu çağdışı darbeye alkış tutanları görüyoruz.  Yahu daha dünkü yazınızda ve söylemlerinizde siz darbelere ve özgürlüklerin kısıtlanmasına karşı değil miydiniz?

Ne oldu da akşamdan sabaha Tirancı oluverdiniz?

Tamam, Batı, ABD bunu yapıyor, size ne oluyor. Yoksa bu ikiyüzlülüğün(çifte standardın) altında onların ki gibi sizinde mi Para demokrasiniz var? Yoksa bilmediğimiz başka menfaatler mi söz konusu?

Hani siz Despot, zorba ve Diktatör yönetimlere karşıydınız? Yoksa benim düşüncemde olmayanın canı cehenneme düşüncesinin bir yansıması mı bu?

Şu genel prensibi unutmamakta fayda vardır. O prensip şudur; “Kendine yapılmasını istemediğini başkalarına da yapılmasını istememektir”

Sanıyorum bu ölçü tüm mağdurların ve mağdur olma ihtimali bulunanların(ki herkesin mağdur olma ihtimali vardır) gönülden istediği bir ölçüdür.

Bu tip olaylar kimlerin samimi kimlerin para demokrat olduğunu göstermesi açısından bir turnusol oluşturmaktadır.

Batı ve ABD şu inancımızı tekrar teyit etmiştir. Batının ve ABD’nin dini, imanı paradır, menfaattir. Demokrasi bunların kılıfıdır. Paranın ve çıkarın dışında hiçbir ölçüleri yoktur. Bu durum dünde böyleydi bu günde böyledir. Umarım yarın da böyle olmasın. Batının bu tutumu şu güzel sözü bize tekrar hatırlatıyor. “İştir kişinin aynası lafa bakılmaz”.

İnsan hak ve özgürlükleri, demokrasi istekleri vb. gibi istekler genel olarak batının ve ABD’nin çıkarlarına uygunsa bir değer taşır. Aksi takdirde bastırılması ve yok edilmesi en doğal haktır! Dünyadaki örneklerini herkes biliyor.

Demokrasinin anlamı bu muydu? Elbette hayır. Demokrasi(Demos: Halk; Kratia: İdare, iktidar); kısaca “Halk yönetimi. Halkın temsilcileri vasıtasıyla yönetilmesi. Serbest ve hür seçimlerle halkın çoğunluğunun iradesiyle seçildiği hükümet şekli” olarak tanımlanmaktadır.

Demokrasi buysa halkın çoğunluğunun belli süre için seçtiklerine saygı gösterilecek ve tahammül edilecektir. İşte Demokrasi bunu gerektirir.

Aksi takdirde her muhalefette kalan, her istediği olmayan sokaklara dökülür, darbe yapar, Tiranlığa kalkar, iktidarı ele geçirmeye çalışırsa demokrasiyi nereye koyacaksınız ve bir arada yaşamayı nasıl sağlayacaksınız?

Her aklına esen, ülkesinin altını üstüne getirmeye çalışırsa, halkının huzur ve güvenini tehlikeye düşürmeye kalkarsa demokrasi bunun neresinde?  

Demokrasi beğenmediğiniz, şiddete dayanmayan bütün fikir, düşünce ve eylemlere açık olan bir yönetim anlayışıdır.

Beğenirsiniz beğenmezsiniz.  Ancak tahammül etmek zorundasınız. Hiç kimse sizin beğendiğinizi beğenmek ya da beğenmediğinizi beğenmemek zorunda değildir.

( Mısır Tiranları başlıklı yazı İ.Sarıçay tarafından 8.07.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu