Kemal o akşam dükkandan çıkarken Şekeri alıp eve
götürmeyi düşündü önce. Sonra bunun yanlış olacağını
dükkanda kalmasının daha iyi olacağına karar verdi.
Bir an önce vapura binip eve gitmek istiyordu. Ancak
sonra bundan da vazgeçti. Kordon boyuna kadar
yürüdü. Ardından bir bankta yaklaşık bir saat oturdu.
Yine hülyalara dalmıştı ama bu defa her şey farklıydı.
Önce Şekerin halini düşündü. Ardından ister istemez
düşünceleri Sayde ile olan arkadaşlığına kaydı.
Kendi kendine gülümsedi ve sessizce konuştu.
-Şeker halkı galiba, Ben de Sayde'yi düşünmeden
edemiyorum. Bu ilişki hakkında o ne düşünüyor
acaba.
Ona evlenme teklif etsem, ne der ki?
Yoksa şu an ikimizi, hatta üçümüzü de mutlu eden
dostluğumuz da bozulur mu?
Belki de biraz daha beklemeliyim.
Eskiden beri Müzik Kemalin dünyasıydı. Şiir
okumayı da çok seviyordu. Fakat o ana kadar
hiç şiir yazmamıştı.
Birden beyninin kıvrımlarında yüreğinden gelen
sesler hissetti.
Yine gülümsedi ve ben gerçekten aşığım galiba
diye söylendi.
Yanında kağıt kalem yoktu. Liseli aşıklar gibi
cep telefonunu çıkardı. Ve not kısmına o an
aklına gelen dizeleri yazmaya başladı.
Yıldızlar üşüyor bu gece
Gökyüzünü örttüm üstüne
Ay dışarıda kalsa da
Bir mucize yarattım kendimce
Hani dün rüzgarları öpmüştüm ya
İşte öyle bir şey yine...
Issız yüreğim keskin gözlerle bakıyor
Uzat ellerini, tut bir defa
Çek çıkar üzerimdeki "aşkın ateşten gömleğini"
Gülümse
Hani seni ilk gördüğüm an gibi
Haydi durma gülümse!
Şiiri telefonuna kaydetti, oturduğu yerden kalkıp
vapura doğru ilerlerken, dizeleri tekrarlayıp durdu.
Vapura bindiğinde gözleri sakin bir yer aradı.
Sonra açık alanda bir köşeye oturdu.
Acaba bu şiiri Sayde'ye okusam ne der diye düşündü.
Bir an telefondan mesajla göndermek geçti aklından,
ama buna cesaret edemedi.
Yıldızları seyretmeye koyuldu.
Yıldızlar olmasa gece ne kadar karanlık diye düşündü.
Ama yine de ilk defa gece üzerine bir sis, bir duman
gibi çökmüyordu.
Şiirler genellikle neden geceler de yazılır diye
düşünürken, aslında karanlığı hep umutsuzluk
olarak görürüz. "Oysa her karanlığın sonunda
mutlaka bir aydınlık vardır" belkide hayatın
gerçek musikisi hep gece bestelenir diye söylendi.
Eve gelip hiç bir şey yemeden yatağına yattığında
gözlerini tavana dikti ve yine gece ile ilgili şeyler
düşündü.
"Geceyi hep sadece karanlık gördüm bu güne kadar
kapkaranlık düşündüm ve her defasında geceye yenildim.
Oysa, duyup dinleyeceğim sesleri, görüp seyredeceğim
manzaraları bir tarafa bırakıp, ömrümü tükettim."
"Şimdi ise gecenin o derin ve mahrem fısıltısı ruhuma
seslenerek yılların cehennem gecesini, gündüzlerin
cennetine çevirdi."
Uykuya dalmadan önceki son sözleri, "Seni seviyorum
Sayde" oldu.
Devam edecek
Yazan ve Seslendiren Mehmet Fikret ÜNALAN