Pervasız bir dil ağırlığı bu
İsimsiz şiirlerin sana dair olan yol koşumu
Ezberimin lâl tarafından b/ak bazen aynadaki aksine
Ki.
Ben sana her müptela oluşumda aynı havayla baktım kendime
Kan güllerini tanımadan daha..
Daha güz kangreni sarı yaprakları görmeden hazanım
Düşen her yağmur tanesi sanma ki ruhumu diriltir yeniden
İki ahmak ıslatanı seninle pay edindim
Su misali coştum sen çölüne derinden
Hani biz aşıktık
Ne büyük söylemleri azık etmiş dilimiz
Tık nefes bir solumadan öteyken
Bahçelerimin tarumar oluşuna sebebi
Her nedense ayrılığa yol bildin
Ben sana aşk diye acıktım
Sen giderken yokluğuna acındım
Değişen neydi peki
Kan spazmı derin uhdesin
Ne seninle acım azaldı
Ne yokluğun da
Acım bir dirheme bölebildim
Şimdi yoksun ya..
Her fotoğrafına bakıp bir asır öteymişsin gibi k/anıyorum
Şimdi sen yoksun ya
Göz bebeklerimde kopan lodosun feveran düş kalıntılarıyla sallanıyorum
Şimdi sen yoksun ya
Kimseyi senin yerine koyamıyorum
Rüzgârın eteklerinde sallandım bir vakit
Her saatin tıkırtısında uyandı gecem
Daha ne çok yalnızım..anlayamadın
Her şarkım sanadır her şiir senin
Sensiz yazılmıyor inan tek hecem
Ne çok tanımışım derken
Daha yeni okumaya başladığım bir kitabın önsüzü kadar tanımışım seni meğer
Meğer
Gölgemi benden ç/alan bir ışık kümesiymişsin
Ben güneşi sen bilerek bir gezegen düsturuyla
Hep seni takip etmişim
Sen yoksun ya.
Bu kent devrilir koca gövdesiyle üzerime
Sen yoksun ya..
Her salise bir yıl gibi durur ezberimde
---yüreği şiir adam Hasan Karaşahin dost sonsuz teşekkürler
--n u r e t t i n Ö N D E R