DAMLARINDA GÜVERCİN BARINAKLARIYLA BU KENTİN...

 

Kentsoylu kuşlara gıpta etmez diğer kuşlar

Köyden şehre göçse de...

Tutsaklığa inat süzülür havalarda

Takla atar,

Sessiz ağlar

 

Farkında olmaz ne Angut ne de Şebab

Hep kendini kandırır; donar gözlerinde ab

 

***

 

Damlarında güvercin barınaklarıyla bu kentin

-Çıkmamacasına- kokusuna takıldım

Koparmak isterken peygamberçiçeklerini

Ellerim öksüz

Ve kimsesiz

Kaldı ah! Kanarken ayak tabanlarım

Yol yürüdüm yorgunluğuma aldırmadan

Yassı-yumru taşlara basarak

 

İlerde bir şey varmış gibi geldi bana

Anlamak için baktım gözlerimi kısrak

Göremedim

Süremedim –topaldı- hayalen boz atımı hedefe

Ve yalnızlığa imlenmiş

Bir kent harabesinde

Kimsesizler meydanında kayboldum

 

***

 

Türkülerinde yaşadıydım tarihi

Makûs olduğunu bilerek

Kurgulanmış öykülerde kendimi

Yaşattığım kadarmış ömrüm

 

Hayalimde yeşeren umudun yapraklarıydı

Dallara ayrılıp terleyen alnımda

Uçuşan tozların çöllerden getirdiği

Sarılığı kaldı geride

 

Geceler sıra oldum

Nöbetini ben tuttum

Düşmesin diye ateşe uyurgezer yürekler

Tılsımlar üflüyordu bacadan rüzgâr…

Milenyum döngüsünde

Taş duvarlar dibinde

Haberini bekledim sessizliğin

 

***

 

 

Ne gölünde

Ne de... dünde

Görmediğim şey kalmadı zulme dair

İki dikit gölgesinde…

Üflemeli aletlerin çıkardığı sesler

Yaylılardan yayılanla karışırken

Ben-vurmalılarla nefes nefese tempo tuttum

Cezbedeydim...

 

Ruhumu dışarı saldım

Kayboldum bedenimde

Kendimi unuttum...

 

Sonra sustum…

Yüzyıllarca kan kustum

Acımadı ünü düne ilikli

Yarını geçersiz kılanlar

Çok da umursamadılar...

 

***

 

Kavgalıyım tanımadıklarımla kıyısında aklımın

Su kıt

Sarkıt

Kuyuya kovanı idareli

Rüzgâr var üşürsün düğmelerini sıkı perkit

 

 

Sor karşıdan gelen kareli

Gömlek giymiş uzun yol yorgunuymuş

Sor ki; acep nereli…

 

Kızma

Sızma

Rafine duygularıma

Beni hapsetme müebbede

 

***

 

Havuz dolar kızıl su değme gitsin lebalep

Tam karşıda yıkıntılar üstünde

Tüter duman ağlar çocuk

Harabe olmuş Halep

 

Kâr-zarar hesabıyla fır döner gözler fır

Biri gider bini gelir bol kisveli tüccarın

Kârı yüksek nedense, zararı daima sıfır...

 

 

 

(21.09.2013 / Elazığ)

Güneri Yıldız

( Damlarında Güvercin Barınaklarıyla Bu Kentin... başlıklı yazı GüneriYILDIZ tarafından 8.10.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu