Ayrışmakta gökyüzü o
ezeli karanlıktan
Tek etmek üzere
yeryüzünü hüsran.
Birer yıldız
yerleştirdim
Bulutların her birine;
Yıldız ve ben
Ben ve ne varsa içimden
gelen…
Suskundu tabiat ve coştu
yine
Güneş parlamakta o naif
asaletiyle
Usul usul okşamakta
yeryüzünü
O sıcak öpücüğüyle.
Gizem ve karanlık
yitirdi hükmünü
Boşalttı içinde biriken
hüznünü.
Ne varsa geride kalan
geceye dair
Utandı beşer ezeli
yalnızlığından.
Açıldı perde yine,
Narin ve hoş bir
güzellikti sahneye süzülen,
Yaradan’ın bahşettiği o
ilahi hazine nezdinde.
Baş rolde mutluluk
Ara sıra eşlik ederken
hasret
Çehrelerde parlayan
aydınlık.
Gönüllerde üç beş kırık
hatıra
Yine de sevgi denen o
yüce duygunun eşliğinde
Sürüp gitmekte o bitmek
bilmez rüya
Gerçekleşmeyeceğini bile
bile.