Online Üye
Online Ziyaretçi
Kırık bir coğrafyada
Bakarken haritada baş aşağı
Yıldızlı uyanık gecelerde
Zehirli sarmaşıklar dolanır
Dokunurken yaprak gibi titrediğim teninde
Kemirir bedeni şüphe
Okyanus med cezir telaşında
Lirik bir inci darbesiyle
Birikir içinde yağmur
Kalmadı gökyüzümde ağlamayı bilen kuş
Unutulmuş figan
Anlatılmaz ki ağlamadan...
Isırırken ay yanıklarıyla dolu elmadan
İhanetini bırak başucuma
Yansın kanatlarım yakamozların değdiği yerde
İnan martıyla komşu çiçek sevgiliye
Eprimiş melodiler gelir köhne laterna sesleriyle
Unuttun elimi kimyasal bir kuyuda
Eritir kıskançlık
Boşaltır irin seli nehirler boyu
Vuruldum nar kokusunda sığ yerinde suyun.