Ah endişeler kervanı, gönül dünyamı sardın, yüreğim pır pır eder ayrılık kapımızı çalar diye.
Ah
gönlüm ne kadar kırılgansın hassasın?
Sen
sevgi aşk ile olduktan sonra korkma dersinde ey gönlüm, ayrılık kapısı açılır da
derman bana ulaşmaz diye korkarım!
Ah
gönlüm sen bilmezsin bir daha böyle gönülden seveni bulmak çok zor, yar
gittikten sonra âlem bana hayran baksa ne faydası olacak?
Susma
konuş ey gönlüm, bana yardımcı ol, bakışlarına gülüşlerine hayranım, tatlı
bakışları ile bakmaz ise ben ne yaparım ey gönlüm bana cevap ver susma? Ben okurum
aşk ile gönlünü ya o benim gönlümü bir gün okuyamaz ise bana ben ne yaparım ey
gönlüm?
İşte
böyle ey gönlüm her an bu endişe çığlığım gönlümü tarumar ederek ruhumda senin
etrafında yankılanır ve sende duyarsın, bir şey söylemezsin, eğer bana bir şey
söylemezsen yıkıl git bana yanındayım deme sakın, bundan sonrada olma bana sen
yakın…
Ey
gönlüm senden isteğim gönlüme ışık olan bu ışığı söndürme, ben söndürmeye
çalışırsam bana hatırlat, sevda bahçemde hazan rüzgârları esmesin…
Ben
onsuz viran olurum ben viran olursam sende viran olursun
Yârdir
gönlümün dilberi
Göğsünde
açar aşkın gülleri
Gönül
hanemizde öter aşkın bülbülleri
Hicran
elbisesi giymesin ömrümüz ey gönlüm
Mehmet
Aluç