Çalışır çabalar verirsin emek,
Çoğu arar iken, azın tükenir,
Ununu eledin, rahatsın demek,
Son bir nefes ile sözün tükenir.
Çalmıştır kapını şöhret ile şan,
Saygıyla eğilir, namını duyan,
O kara toprağa, gömüldüğün an,
Gönüldeki tahtın, izin tükenir.
Kısacık ömründe onlarca kitap,
Toplantı, eğitim, düşersin bitap,
Beklenmedik anda kapanır etap,
Kalemin kırılır, yazın tükenir.
Türkü barlarında eğlendir gönül,
Övgüyle dillerde, şarkıyla anıl,
Gaflete kapılıp, bir kere yanıl,
Anmazlar adını, sazın tükenir.
Hakikat böyledir değişmez beşer,
Yalan dünyadaki, pehlivan yaşar,
Yağın kurumadan, kispetin düşer,
Silinir hatıran, özün tükenir.
Sürersin tarlayı, tohumu saçan,
Vurursun dizlere yediyse sıçan,
Birde olmaz ise kapını açan,
Yazın ortasında, tuzun tükenir.
Yuvayı yapmak annenin işi,
Artırır tırnaktan çıkarır kışı,
Ola ki çocuğun küçükse yaşı,
Ay sonu gelmeden bezin tükenir.
Aynı temenniler, aynı dilekler,
Böyle gider ise boşa emekler,
Körpecik yavrular eğitim bekler,
Tahtaya yazacak tozun tükenir.
Salla işkembeden senindir meydan,
Baş tacı ederiz, olursa faydan,
Bindiğin trenin, çıkarsa raydan,
Dağların, taşların, düzün tükenir.
Okşanır benliğin geçersin başa,
Yazarız adını, mihenkten taşa,
Milleti aldatır, basarsan yaşa,
Kuşe kâğıtlarda pozun tükenir.
Yolu bulamazsın aklında ermez,
Hayırsızsa evlat, üstünü dermez,
Dermanın tükenir, dizin tükenir.
İlkbahar, sonbahar, fark etmez yazın,
Yumarsın gözleri, son bulur sızın,
Boynunu büktüğün nazın tükenir,
16.02.2015 Kadir KÜÇÜKKARATAŞ