yüzüne dökülen zülüflerin hani nerede?
artık misâli bile 
ki
gelmez hâyale


sonu yok /şarkısı kayıp/ kör bir kuyu
dert içimde ne kadar çok uzakta yolu
kim kundaklayıp fitilliyor
içimde ki bu amansız ateşi?
nerede hani dedikleri o beş duyu?
hatırladım
anıldığımız günlerden sonra ki
unutulduğum zaman kıskacı
ya bu kalbimde ki bilinmez sonsuz acı?




asfaltları 
beton yığınlarını ve bütün tuhaflıkları aşıp 
sabahına varınca 
kıymetlim
durmam gerek yalnızlığımın ortasında biraz

evet nâdandır sırtıma düşen gölgeler
ve evet yabândır kıymet bilmez eller
mevsimler değişir 
yağmur döker kendini
vitrinler çoğalır 
ayrılık çok açıtır
gidenler dönmez
çoğalır kara bir bulut gibi
uyutmayan ne varsa üstümüzde 
sokulur yaşamak kargısı 
ciğerlerimizi deşip bütün fukaralığımıza


yinede göğüslemeli her şeyi
kalbimizin yoklandığını düşünerek
ki yoklanmak 
bilinmeyen 
ve de görülmeyenin en büyük delili

ve çözdüğümden beri 
bir çiğ damlasının dilini 
sabah serinliğinin genişliğini


kanatlanıyorum 
bütün çiçeklerin 
toprağın
ve
bütün ağaçların üzerinden
bir kuş misali

uzak değildir kanat uçuşu düşünene
çıkılır elbette ki 
mirâcına bir sevginin 

gel
gör
ki
çıkılmaz ölümden
işte
ölümüne seviyorum seni..



17:49
şimdi/öylesine/içimin delisine 
( Dert Dökümü başlıklı yazı ACZ tarafından 1.11.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu