Telaş
hangi umarsızlıktır şimdi gülüşün
bir uzağın ardında
beni böyle bir başına
yalnız koyan
bir uçurumun kenarında
kimdir vuslatını bekleyen
böyle hasret
böyle dertli
böylesi perişan?
ve çoğalır içimde yine
kalbi durmuş acımasız bir akşam
koynum da avuttuğum
umudum da gider en son
bırak sende sürgünümü
bir ömür ardın sıra sürünsün
bırak beton binaları
taş duvarları
dağları
ovaları
şehirleri
kasabaları
ve ardında
bütün şarkıları
dâhi
arz ve arşı
insan bir kere
yüreğinden
yıkılmaya görsün
sen yokken kalbimde
ben ne fırtınalar biriktirdim
saçlarının kokusu gelse aklıma
kıyamet gibi üzerim de kopacak
her yaramda bir dost eli
söyleyin bundan başka var mıdır sizce
acının başka en dibi ?
neden giyiniriz üzerimize
hasreti
hüznü
öfkeyi
kalmayı
gitmeyi
ve bunca kiri
oysa çırılçıplaktır dünya
ölmeye geldiğimiz ilk gün gibi
eskittiğimiz onca şey varken
bu hayatta geçer gider bir gün elbet
o zaman neden bu telaş !
(
Telaş başlıklı yazı
ACZ tarafından
4.02.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.