Bu gece yine uykusuzdum. Tıpkı Mevlana’nın dediği gibi’’ iki gecem var ikisinde de uykusuzum. Biri sensiz olduğum gece, sen yokken uyku girmez gözlerime. Diğeri de seninle olduğum gece, sen varken uyumak olur mu?’’ Nesrin olmadan uyku girmiyordu gözlerime. Şimdiyse abıhayatım bir güvercin olup da bana geliyordu. O kadar mutluyum ki dünyanın en güzel şiirini yazabilirim. Nesrin geliyordu. Tarladaki işler anında bitmişti. Hayvanlar hiç huysuzluk etmiyordu. Sanki onlarda haberdardı Nesrin’in bana geleceğinden. Karşı  tarladaki Muzaffer Amca’nın işine el attım. Oda bitmişti. İçim içime sinmiyordu. Köy kahvesine gidip herkese bir çay söyledim. Köydeki küçük dükkândan çocuklara çikolata, bisküvi ve meyve suyu aldım. Nesrin yarım saate kalmaz Akköy'e varacak. Ah yürüdüğü yol olsam. Her adımda bana gelse. Ne kadar da özlemişim. Hemen eve gidip yemekleri kendi ellerimle yapmak istedim. Annem izin vermek istemese de aşkın önünde kim durabilir ki. Masayı dışarıda kurdum. Yeşilikler içinde güzel bir masa. Yalnızca Nesrin ile ben olacağız...

Nesrin daha inmeden ben durağa geçtim. Nesrin'i bana getiren münibüsteki amcaya sarılıp öptüm. Arabada ki herkes güldü. Olsun Nesrin'im geldi. Yanında Emine teyze ve Kadir amca  da vardı. O an yerin dibine geçtim. Arka koltukta oturuyorlarmış. İkisinin de ellerinden öptüm. Kıpkırmızı olmuştum. Onlarda anlamış olacak ki evi gösterdiğim gibi önden yürüdüler. Nesrin gülüyordu. Gülme dediysem de kifayetsiz. Düşününce beni de bir gülme tuttu. Nesrin'e içten sarıldım. Elini tutup ona hazırladığım sofraya doğru ilerledik. Gözlerinin içi gülüyordu. Bu kez dalga geçmek için değil. Beğendiğini şu sözlerle izah etti''Sanki her sabah güllerle bezenmiş bir kahvaltı sofrasına uyanıyomuşum gibi hissettiriyosun''dedi. O an dilim tutuldu. Bu nasıl güzel bir ifade şekliydi. Bunun altında kalamazdım. '' Masam sade hiç bir çiçek koymadım. Gülüm olan seni görünce kahrolup solmasınlar diye''dedim. Bu cümleyi nasıl kurdum bende anlamadım. Aşk işte insana her şeyi yaptırıyor...

Yemeği yedikten sonra biraz yürüdük. Ona tarlamızı gezdirdim. Hayvanları gösterdim. Ona hepsine bir isim verdiğimi söyledim. Ve o en çokta yavru kuzuyu beğenmişti. Adına Yavru ceylanım demiştim. Eve geldiğimizde akşam yemeğini yeyip ben salondaki kanepeye geçtim. Nesrin'im benim odama geçti. Nesrin gecenin ilk mesajını attı.
Yavru Ceylanım: Selam sönmeyen umudum.
Demir: Selam yavru ceylanım. Bahar sabahım. Gönül liman...
Yavru Ceylanım: Ya böyle cümleleri nasıl kuruyorsun.
Demir: Sen nasıl bu kadar güzel olabiliyorsun?
Yavru Ceylanım: Benimki Allah vergisi canım :)
Demir: Benimki de öyle Allah vergisi :)
Yavru Ceylanım: Her şeye bir cevabın var Maşallah...
Demir: Sen bu dünya sorgusunda en güzel cevabımsın. Nasıl olmasın.
Yavru Ceylanım: Seni Seviyorum hayatım iyi geceler :)
Demir: Bende seni seviyorum gece lambam. İyi geceler :)

Devam Edecek...

( En Son Sözü Kader Söyler-10 başlıklı yazı Mecaz Adam tarafından 1.12.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu