Merhaba Yavrucuğum
''Bazen düşünüyorum da
yavrucuğum. Eğer bulmasaydı bizi bu imtihan.
Aramızdaki güçlü bağı imtihansız yakalayamazdık. O kadar kenetlendik ki
birbirimize. Konuşmadan da anlaşabiliyoruz. Gözlerinde görüyorum teslimiyetinin
halini. Öyle güzel işliyorsun ki kalbime sabrı. Sayende aceleci ve sabırsız
halimden gitgide uzaklaşıyorum.
Gülüşünle ömrümde bin
bir çeşit bahar panayırları kurulur. Konargöçerlerin uğrak yeri oluyorum.
Varlığınla varlığıma değer kattın. Ne hoş geldin yavrucuğum. Bir bilsen. Bir
bilsen diyorum. Lakin bazı şeyler bilindikçe anlamından uzak düşer insan. Senin
masumiyetin bilişinden değil. Bilsen de bilmesen de beni utandıran İsmail
duruşundan geliyor.
Ne kışları gördüm ben.
Yollarda kalıp devletin ekipleri ile zar zor eve varışımı. Ne çaresizlikler.
İmkânsız bir yara sanıp yıllarca kendimi hırpaladığım. Hiçbirinde sabra
rastlamadım. Rastlasaydım belki de, senin gibi bende gülerek karşılardım.
Rabbimin üzerimizdeki tozları silkelememiz için gönderdiği imtihanları.
Büyüyeceksin sende
yavrucuğum. Rabbimin dilemesine bakar her şey. Uzak gelmesin sana büyümen. O
gün olurda kafanda karmaşık sorular belirirse dediklerimi getir aklına. Babanda
bir zamanlar çocuktu. Hatalarımı bağışla. Sakın ola düşme ümitsizliğe. Koru
kutlu duruşunu. Seni kocaman yüreğinden öpüyorum’’
Devam Edecek...