Denizler yaslanırdı düşlerime ateşten.
Ve hasret kül rengi yazılırdı her şiirimde.
Sabahın hüznünü görürdüm uyandığımda.
Ürkek bir serçenin gözlerinde.
Ve sonra büyüterek her şafak yalnızlığımı.
Anlamını yitirdim yaşamanın.
Kalabalıkların ortasında susmak,
Yüreğimde saplı bir bıçaktı.
Yürüdüm.
Hiç durmadan yürüdüm.
Geçmişten uzanan bir acının eşkalini arayarak.
Sonra acıyı kendi yüzümde gördüm.
Ben kendimden bile sakladım biçareliğimi.
Ayna bir gerçeği daha haykırıyordu bana.
Ellerimi yüzümdeki çizgileri gizlemek için kullandığımda.
Ne tarifi zor bir acı ki yaşamak,
Hemde kimsenin umurunda değilken.
Ölsen kimsenin ruhu duymayacakmış gibi.
Oysa dili olsa duvarların.
Şahit olduklarını anlatsalar.
Ne soğuk gecelerde düştün şiir diye önüme.
Düşmem sandığım bir anda düştüm bu aşk alevine.
Hem kim bakar ki, aşkta uygun mudur acısı tenime diye.
Durur zaman en delikanlı çağımızda.
Bir gül düşer yere kana rengini veren.
Anılar hoyrat rüzgarın ellerinden kurtulmak ister.
Savrulurlar bir bir evrene...
Şiir susar şair öksüz bir acıyı aşk diye yazar.
Bahara yetişemeyen kuşlar kış masalında kalır.
Acılar kezzap günahlar azap olur mahşerim de.
Ben hala Leyla'dan asıl olan Leyla'ya geçemezken.
Şaha kalkar ruhum her teheccüd namazında.
Dilimde kendinden emin dualar.
Şükür secdesinde gülüşlerim.
Senin güzelliğin Rabbim'in tecellisi.
Gel dur ey aşk sol yanımda.
Birlikte varalım cennetin loş ırmaklarına.
Selam edelim melekleri...
(
Selam Edelim Melekleri başlıklı yazı
Mecaz Adam tarafından
6.06.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.