İnce uçlu bir şiir istiyorum:

Hani, en afilisinden

Ve asla da şaibe içermeyecek dizeler ısmarlıyorum

Sana şair… dediğime bakma sen yine de.

Adı batsın sıfatların

Hele ki o kekremsi yalnızlığa inat

Şu şiirleri meze yaptığım bilmem kaçıncı ölümlü gece.

 

Şimdi demediklerime de kızarsın, sen, şair

Hani, ütüledin kafamı dercesine

İhanet ettiğim kelimeleri de silersin

Bir de hicvine binaen

Üç beş kelam derlersin en acizinden

Kılıf geçirdiğin yalanları görmezden gelip

Giydirirsin de bilip bilmeden.

 

Sıfatından yoksunsun sen aslında

Hicap ettiklerime methiyeler dizen

Bir garip fanisin işin aslı.

Of’larımı derledim epeydir,

Dememe de bakma sen

Ve yine okumadığın hangi şiirse

Aşka lütfeden

Ya da ela gözden çekmediğin kadarı da

Çekip derinden inceden inceye

Nazire edenlerin de yüzü suyu hürmetine

Derlediğim değil de dertlendiğime inat

Günü asık yüzle karşılayıp

Geceye pusu kuran şu kalemime de

Bin bir sitemle cepken giydirip

Usulca yollandığım hangi şiirse.

 

Haraç mezat imgeleri sattım da geldim, şair:

Satamadıklarım değil de

Atıfta bulundukları artık hangi metruk hikâyeysem

Yine perdeli gönüllerde

Ben hala sure tadında aşklar ararken

Sonra da kem gözlü büyücülerden kaçıp

Sığınmışken deli yüreğine bir de fıtratımın

Cahil ritmine kapılanlara enikonu kırgın olduğum

Yetmezmiş gibi

Mücbir sebeplerden satıldığım bilmem kaçıncı yaka…

 

Anladık desen de ne yani;

Çok mu bariz kızgınlığım?

Çok mu da yalanları kundaklayıp

Bin bir şerri bile hayra yorduğum;

Kambersiz düğün misali

Her sayfaya şerh düştüğüm bunca şiiri de

Görmezden gelenlere bin bir surat

Dememden gayri şuurumu yitirdiğim

Bir gaflet bir delalet, dercesine

Kayıplarımın mezarında

Ayıp bir mezar taşına yaslanıp

Ölümü kucaklamak değil de

Hayatı yorgunluğum kadar yordadığım

Sonra da şaibeli bir kelama sığınanları

Gölgelere uğurladığımı beyan ettiğim

Bilmem kaçıncı hecede

Yalın bir aşka kapı açan

Dul yetilerinde kara yüzlü kadınlardan

Anlık sızan öfkelerinden bocaladığı değil de

Tetiklediği ne çok salise

Yine zamandan ırak bir istikamette.

 

Kardım şair usulca:

Kandım aslında ve kanadım defalarca:

Kiminin kanında

Kiminin kalp ritminde

Belli bir grup değil de

İmgeleri mesken tuttuğum

Aslında tutunduğum yüreklerde

Tutuklu yüreklerin celp ettiği

Ya da soytarı gölgelerde

Aşkların doludizgin riya bildiği.

 

Sandım şair:

Ben sandım seni

Sonra ben sandım diğerlerini

Ve sandık sandık hüzün biriktirdim

Aklımın ücralarında:

Kimine göre kayıp bilincin

Gözaltında tutulduğu her şiiri

Geceye ısmarlayıp

Ertesi gün görücüye çıkardığım:

Efendim, nerelerdendir şairin yurdu,

Demeyi bile meziyet sandığım bir ufkunda

Sanrılarında kör kütük sarhoş yılgılarında

Anlık bir med-cezir aslında tüm yazdığım:

Hem ölümüne sevdalı

Hem sevdası ömür boyu,

Demeyi meziyet bilip de

Tutuklu kaldığım şunca şiir pazarı…

 

Uyut beni şair

Aslında uyuduğum değil de uyutulduğumu unutup

Daldığım bodoslama hangi şiirse

Gönül gözümden bile bıkkınım

Biteviye tırtıklanan mutluluğuma

Sahip çıkmak adına yazdığım bunca satırı da

Helal ettim şaire:

Ama şairliğim değil de insanlığıma

Laf edenlere inat

En çok sevdiğime geçer nazım, dercesine,

Sen şair,

Unut dediklerimi

Ve sadece yaz benden habersiz de söylen arkamdan

Hakkım helaldir tüm sevdiklerime.

 

 

( İnce Uçlu Bir Şiir İstiyorum... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 10.11.2017 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu