Yolda giderken kafanıza yıldırım düşmesi şanssızlığına uğraya bilirsiniz. Bu şanssızlık sizden ve sizin isteminizden bağımsız olmakla sizin bilinciniz dışında bir gerçekleşmedir. Ortamda her şeyin her şeyle asıllanma boşluk alan bağıntısı nedenle de zorunlu bir rastlantıdır. Üretim hareketi de sizinle birlikte ilk çağda olma, 18.yüz yılda olma, ya da günümüzde olma gibi kolektifin üzerinde sizinle rastlantısal bir gerçekleşmedir. Kolektif oluş ta sizinle ama sizin isteğiniz ve sizin bilinciniz dışındadır!


Kolektif üzerinde gerçekleşen sağlatım sizinle birlikte olan yardımlaşma ve dayanışmaydı. Sağlatım yardımlaşma dayanışmaya dönüşüyordu Dayanışma yardımlaşma da sağlatıma dönüşüyordu. Tıpkı üretimin tüketime, tüketimin de üretime çevrimi gibi olmakla; sizin kolektifi, kolektifin de sizi besleyen çevrimleri birbirine bağlanan hareketlere dönüşüyordu (geri bağlanım yasası). Halbuki tepenize düşen yıldırımın, siz ne geri beslenenisiniz ne de yıldırımı oluşan bir bağıntısınız.

Şunu demek istiyorum tepenize düşen yıldırımın rastlantısal lığında (şanssızlığında) ne ileri süreç olarak yıldırıma katkı veren bir dahliniz vardı. Ne de siz yıldırımın geri bağlanım yasasıyla paylaşanı olduğunuz bir enerji sağlama beklentiniz vardı. Yani yıldırım sürecinin doğrudan çevrimi değildiniz.

Hâlbuki ki üretim ilişkisinin çevrimi içinde siz, çevrimin etkin eylemli öznel bir iradi katılımıydınız. Bu nedenle üretim çevrimi size göre olmakla geri beslenim yapmak zorundadır. Üretim hareketi yeniden ve yeniden üreten periyotlarla üretim hareketine dönüşecekse; üretim hareketi çevrim sonunda size enerji sağlamak zorundadır.

Siz de üretim hareketi sonunda sağladığınız bu enerji kullanımlı tüketimle tekrar üreten çevrime katkı verici başlangıcı yapmak zorundasınız. Bu kendi kendine re organize olmanın nesnelliği yanında öznel oluşun da (kendi kendini kontrolle korunmalı bencilliğin de) zorunluluğudur.

Enerjinin bir varoluş asıllanma belirim türü de enerji paketinin her bir sıcaklık değer durumlarıyla olmasıydı. Paket bağıntı kendi içinde homojen değildir (her noktası aynı ısı dağılımı içinde değildir). Bir enerji paketinde 1° sıcaklık ölçseniz bile paket kümesini oluşan alan noktalarındaki ısı hareketi 0,99° ve 1,01° gibi birçok ısı değerini gösteren dağılımların hareket enerjisi içinde olacaklardır.

Süreç homojen olmayan niceli durumları üzerinde akışlıdır (olgu ve olaylıdır). Enerji nicel zıt farklar nedenle kendi kendisine devinmeleriyle hareket ve başlanıştı. Siz bu başlangıç koşullarını içeren yalıtılmış kimi konumlarınızla da oluşan, üst üste durumlu enerji paketleriydiniz.

Yani bir yalıtım korunması içinde kendi kendine otomatik devinimli bir hazır oluştunuz. Eğiliminiz bir enerji paketi içinde kendi kendisine başlanışlarla yönelime hazırdı. Bu en az dış dünya şartları içinde bu karakterle yalıtılmış sınırlılık içindeki akışa hazır oluş, kendisini bilen bencil eylemli bencil bendi.

Sizdeki bu enerji paketi, dönüşen çelişen (zıt) enerji hareketiyle kendi dışınızda da duymaya, işitmeye, görmeye, irkilmeye, yürümeye dönüşme gibi türlü türlü enerji dönüşümlerine akış olmağa da hazırdı.

Çevrim yasaları üzerine yapacağınız bir modülasyon etki ile o çevrimi kendinize göre bir kesikli kullanım yapıyordunuz. İmge, imleme olma diğer bir yanıyla buydu. Enerji akışla olurken tüketilen enerji karşısında bencil ben gibi korunan yasa ile yeniden çevrimli olmak için dışardan enerji girdisi sağlamakla bencil benin harcadığı enerji eksiğini yenden (tekraren-rekursif) tamamlıyordu.

Kısaca bir özyineli kendi kendini organize sürecini matematik dili le fonksiyon ve bağıntılarla hatırlayalım.
 
Özyineli eylemler. Ya da döngüsel-yinelgen-yinelenen-rekursif eylemlerdi. Faktöriyel ve Fibonacci dizileri gibi örneklerindeki iterasyonlar (tekrarlar) kuramsal olarak kendi haline bırakılınca en yalın biçimden en karmaşık biçime kadar devinir. Siz de bu duruma bakarak bu tablonun bir tasarımcısı olmalı dersiniz.

Özyineli işlevler kendi üzerine kendi etkime, eylemsizlik, zıt tına dönüşme gibi kendisini devam ettiren ve durduran çelişmelerle hep kesikli sürekli olurlar. Yalıtım gibi, zıt durumların birbirini çağrışması gibi belli koşulların sağlanması durumundaki bir fonksiyonun kendini çağırmaya devam etmesi durumu itersayondur.
 
Yinelgen işlevlerin oluşu ve davranışları, özyapısıyla ilişkin olan durumlardır. Sonuca kendisini tekrarlamak suretiyle oluşanlardır. En alt, en basit durumla (işlevle) fonksiyonu başlatma. Yalından karmaşığa, basitten girifte. Sade durumdan komplike olan duruma doğru geri etkimeli gitmelerdir. Komplike olandan basit olan tekrarına ulaşma. Dedüksiyon (tüme varım)-indüksiyon (tümden gelim).

Faktöriyel 5! 5*4*3*2*1 = 120 sıfırdan büyük sağına ünlem konmuş her bir sayının, her adımda kendisinin bir eksiltilmesi ile çarpılmasında elde edilen sayı faktöriyeldir. Ya da 1’den n'ye kadar olan sayıların birden n'ye kadar olan sayılarla çarpımıdır. 1*2*3*4*5 120 fak n= 5!

0!  = 1
1!  = 1
2!  = 2
3!  = 6
4!  = 24
5!  = 120
.
.
17! = ..........................000
18! = 64023737057228000
19! = 121645100408832000
20! = 2431902008176640000

Fibonacci sayısı 0 1 1 2 3 5 8 13 21 34 55 89 143 ... kendisi ile kendisinden önceki sayının toplamı olan tekrarlar veya yinelenenlerdir. Ve yine aşağıdaki örnekle bir fikir edininiz.

İşte bu türden eylemlerle harcadığını tamamlamak zorunda olan eylemli ve kendisini bilen bencil bendi. Bencil ben kendisini çağıran tamamlama eylemini ilk kez totem yapılar içinde ve düzenli olarak ortaya koydu. Yardımlaşan iş birliği içinde harcadığını tamamlamayı kolektif ilik üzerinde çevrim yaptı. Anımsayacağınız gibi en az iki kişiyle sosyal yapı ve üreten toplum bir enerji düzenleme çevrimiydi.

Bencil benin iç ve dış etkilere olan tepkisi kendisini çağıran geri bağlanımla değerlendiriliyordu. Ortama uyma, görme, işitme, hareket etme, irkilme gibi işlevleriyle bir enerji türü, başka tür enerji kullanımlarına çevriliyordu. Bencil ben içte ve dışta harcadığı enerji ile yardımlaşma eksenli kolektif yapı üzerindeki kaynaklarından enerji sağladı.

Sağladığı enerjinin bir kısmını yine bu kolektif katkıya vermekle yeniden kolektif çevrimi beslemiş oldu. Kısaca kişi eyleme başlarken tüm her şey gibi sahip olduğu enerji paketiyle kendisini çağıran eylem oluşa hazırdı.

Enerji olmanın temel durumları nedeni ile aktif ve kısmi bir yalıtım durumu içinde olan enerji paketi; yalıtım içinde hazır olmakla zaten eylemli oluştu. Bu durum genel bağıntılı enerji durumlarının baskı ve basıncı yanında özel enerji bağıntılı durumdu.  Özel bağıntılı bu durum dışta ortam ve sosyo toplumla ve içte zaten işlevle organize bir kolektif (sentezle) güç birliği olmakla yinelgen çevrimliydi.

Çevrimin yasası neydi? Eylemsizlik hareketi nedenle kendi üzerine kendini çağıran etki ile hem ileri yön hareketini oluşturacaktı. Yani geleceğe doğru veya ileri doğru kesikli akacaktı.
 
Hem de kendisini ileri yön yapan gerideki hareketin kaynak akışından geri beslemekle kendisini tekrar tekrar devam ettirecekti. Kaynak içindeki enerji paketiydi. Bu sınırlı enerji içereni olan bu paket içte ve dışta harcamalara konu olmakla tükeniyordu.

Tükenen enerji yeniden genel bağıntı içinde dıştan içe doğru dönen bir akışla yeniden tükenen enerji yerine konuyordu. Bu da basite doğru gitmekle yalınlaşan bir çevrimdi. Var oluşlar için bu çevrim ilkin doğada bulunabildiği kadarla kolektif (sentezle) sağlamalı kolektif (sentezle) sağlatan tüketimdi.

İnsan türü gibi hayatlar, bu en basitinden işlev durumla şarj deşarj durumla; bu enerji çevrimini doğal ve dıştaki genel bağıntısı içinde sağlamasını yaptı. Basit sağlama yapmanın yanı sıra "sosyal oluş ve toplumsal oluş" gibi karmaşan entegre ile daha rafine durum oldu.

Bu tür rafine sosyo toplum kişiye göre genel bağıntıydı. Kişiye göre genel bağıntı olan sosyo toplum doğaya göre özel bağıntıydı. Kişi dolma boşlama gibi temel yinelgen işlevi sosyo toplumla kendi enerji çevrimini yapmaktadır.


( Tarihi Olan İlahi Adalet 5 başlıklı yazı Bayram KAYA tarafından 17.07.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu