Duydum beni yedekte çantada keklik sanmışsın

Herkesin yanında beni alaya almış gırgıra almışsın

Duyduğumda inanamadım söyleyen o olamaz demiştim

Yanılmışım ben dünden sen düğünü bile sormadan hazırlamışsın

 

Hıyarlığıma ver sevdiğim ben yanlış anlaşılmışım

Doğruyu anlatırken dilim dolaşmış heyecanlanmışım

İsmin geçince beni ateş basar yanlış zile basmışım

Seni canıma can başıma taç takar diye anlatmıştım

 

Kıvırmana gerek yok anlayan anladı seni üzülme

Yeni bir keklik bulursun sandal devrilir küreğe fazla yüklenme

Karşıma geçerek artık pişmiş kelle gibi de sırıtma

Yanılmışım ben dünden sen düğünü bile sormadan hazırlamışsın

 

Arkadaş kurbanıyım beni oyuna getirdiler

İsmini söyleterek beni yarı yolda terk ettiler

Ben senin için öyle söyler miyim eşek şakası ile söylettiler

Seni canıma can başıma taç takar diye anlatmıştım

 

Haydi, git yolun açık olsun artık git

Gidecek yerim yok deme artık olsa da karanlık vakit

Al beni gönlüne kilitle kalayım artık deme sabit

Yanılmışım ben dünden sen düğünü bile sormadan hazırlamışsın

 

Gidemem ben gidemem anneme ayrıldık ben diyemem

Sen hazırlamazsan ben sabah kahvaltı dahi edemem

Mutfak nedir bilmem anla artık aç kalırsam yürüyemem

Seni canıma can başıma taç takar diye anlatmıştım

 

İnanmam sana artık çocukça deme beni de aldatmışsın

Gece karanlık olunca kolunda sarışınla ağabeyime yakalanmışsın

Sarhoş numarası yaparak bunu koluma kim taktı numarası yapmışsın

Yanılmışım ben dünden sen düğünü bile sormadan hazırlamışsın

 

Dedim ya ilk başta salaklık hem de hıyarlık yapmışım

Kıramadım arkadaşları parti vardı yanlışlıkla pavyona varmışım

İlk başta anlayamadım anlayınca da ağabeyinle karşılaşmışım

Durumu izah ettim sen gibi anlamadı gözümü morartı saygı duymuşum

Seni canıma can başıma taç takar diye anlatmıştım

 

Bu sana güzel bir kapak olsun üstüne kapansın artık

Aramızda her şey bitti şimdi bunu bizi iyice anladık

Sakın düşme peşime ağabeyime söylerim kapıları kapattık

Yanılmışım ben dünden sen düğünü bile sormadan hazırlamışsın

 

Anladım artık aşkım her kuşun eti yenilmez

Ama hata ettim bu kadar da insana yüklenilmez

Al beni paspas et o gönül içinde kimseler görmez

Seni canıma can başıma taç takar diye anlatmıştım

 

Sen sanıyorsun ki senden ben hoşlanıyorum

Hoşça kal diyorum ve ben kaçıyorum

Sakın gelme peşinde yanımda bir pompalı taşıyorum

Yanılmışım ben dünden sen düğünü bile sormadan hazırlamışsın

 

Ben bunu senin evin duvarına yazacağım

Hata yaptımsa af et dedim sanma ağlayacağım

Ben atlatırım her türlü sana mı yalvaracağım

Seni canıma can başıma taç takar diye boşuna anlatmıştım

Mehmet Aluç / Âşık Gülveren


( Ayrılan İki Aşığın Yürek Burkan Atışması başlıklı yazı kul mehmet tarafından 19.08.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu