ben yazdım, kaleme hükmettim yazdım
Dilimin elime söylediklerine şaşırdım
İçimde amansız bir dert büyütüp saldım denizlere
İçimden içine akan bir ırmak gibi yetişti mahşere
Ağzımda beslediğim yılan olmuş günlerce
Dilim bu çağın yabancısı belki de
Kendime zararım yok gitmekle kalmak arasında
Ama bir çıkar yol da gözetmiyorum kollarıma
Öyle bir hafakan ki bu parmaklıklar ve zaman
Kal diyor kendime mübaşire bir adam
Geçemediğim sokaklaradır artık selamlar
İşe yaramaz oldu saatler, haplar, yazarlar
Çünkü Veba bu gelen en ötelerden
Lokman’dan kalan reçetelere İdris’ten
Tufan'dır adi konulmaz bir mukayese
Sen dur diyor yaşa karışan beyazlar nafile
Artık senin gelme vaktindir zaman geçti benden
Bir sen eksiksin bende bir de sana dair kelimem
Yaşadığıma bakma bu zamanlar yaşıyor herkes
Bu kez ölümün bir şaka gibi geldiği son kez
Beni yaşamama rağmen ölülerden say
Oysa ölüyordum ben yaşarmış gibi
Yaşa armış gibi.