Dedim Ki Yok Devenin Nalı!
Kendimi buldum bir anda bir bahçede
Açmıştı bahçede lale sümbülde
Öğrenmeliyim ben burası nere
Sorayım birisine bilen gelse de
Sordum dediler ki Ferdinand’ın sarayı
İçimden ben dedim ki yok devenin nalı
Bugünde günlerden değildir ki Salı
Bildiğimiz Ferdinand’sa Meşhur kâşif
Nasıl geldim buraya ben bir anda
Ne işim vardı benim şimdi benim burada
Burası şansıma çıkmadı ki çekilişte kurada
Bir sebebi vardır az dur bakalım şurada
Bu işin doğrusunu anında anlamalı
Vardım sarayın odalarını bir bir gezdim
Hayran kaldım eserlere kapını birisini açtım
Uyuyordu bir güzel içeride ona ben vuruldum
Bu işin doğrusunu anında araştırmalı
Bira sonra uyandı gülen o yüzüyle
Şaşırmadı başladı sitemle söylenmeye
Nerede kaldın beyaz atlı prensesim diye
Kimdir bu güzel ona aşkla yaklaşmalı
Oturdum yanına elleri ellerimde
Ferdinand’ın kızıymış dert keder gözlerinde
Mutluluk neşe yoktu baktım düşlerinde
Vakıf olmalı bu işe hemen kaçmamalı
Babası çıkmış kâşife kalmış yine tek başına
İçim eridi kaldı gözlerinde akan yaşına
Teselli ettim aşkla o an yiğitliğin aşkına
Her şeyi bir güzelce anlamalı sonra sarılmalı
Ben dedim o beklediğin beyaz atlı prensesin değilim
Müslümanım elhamdülillah bunu açıkça söyleyeyim
Olursan eğer Müslüman seni bizimdi diyara götüreyim
Her şeyi bir güzelce anlamalı sonra sarılmalı
Olurum dedi Müslüman bu can sana olsun hayran
Şaştım kaldım o an şahadetle Müslüman oldu o an
Aldım taktım koluma ülkeme döndük onunla bir an
Her şeyi bir güzelce anlaşıldı sonra sarıldık
Mehmet Aluç