SUSMA!
Yine gözlerin buğulanmış,
Birazdan sulu sepken ağlayacak,
Kendi hüznünde boğulacak gibisin.
Günlerdir suskun, üzgün
Mühürlenmiş dudaklarınla,
Gecenin karanlığına sığınacak,
Kendi kendine konuşacak gibisin.
Sessizliğin kurşun gibi çöktü içime,
Bilinmez hâlini çözemiyor aklım,
Tadı tuzu kalmadı yediğimin, içtiğimin,
Yemin olsun ki dayanamıyorum
Kulaklarımı çınlatan sessizliğine
Ağır geliyor yorgun yüreğime,
Bu, siyahtan daha siyah mâtemin.
Ne olur susma, konuş,
Hatta konuşma…
Bağır, çağır, çığlık at,
İnletsin gök kubbeyi sesin,
Kırılsın yüreğinin zincirleri,
Ateş gibi yakmasın nefesin.
Ne olur susma,
Acı olsa da söyleyeceklerin,
Darılmam, kırılmam sana,
Katlanırım, kan tükürsem de söylemem,
“Kızılcık şerbeti içtim” derim.
Yeterki… Yeterki konuş benimle.
Bitsin şu çıldırtan sessizlik,
Revâ mı bize, yanımdayken çektiğim sensizlik?
ŞİİR
aslanyılmaz#sürgünadam#
SESLENDİRME
Mehmet Fikret ÜNALAN