çoğu zaman 
kaybettiklerimizin idrakine bile varamıyoruz
belki de fark etme yeteneğimizi çoktan saf dışı bırakmışız
kendi irademizle yol yürüyemeyecek hale gelmişiz 
kendi içimizde
her nedense, 
kötülüğün hakim olduğu bir dünyaya hapsolmuşuz 
kaybediyoruz hep

artık ne yaşanılan zaman bize ait
ne de alınan hazlar
artık uçuruma götüren yollarda yürüyoruz 
belki de bir hiçliğe esir olduk demek
her şeyi kaybetmeyi göze alabilecek kadar 
aciziz demek

her gün  her saat hep kendimizde bir eksilme,
kötüye müptelayız
bir hiç uğruna çok şeyleri feda ediyoruz
aklımızın karışmasıyla son buluyor hatalarımız
günah nispetinde , zannediyoruz çoğu şeyi
bizi mutlu ediyor zanlarımız
vazgeçemiyoruz onlardan

asla …onsuz yaşayamam dediklerimiz
aklımızın kandığı , zihnimizin aldandığı
olmayan yoklukların derdine düşmüşüz
farazi  ve muhal her neye müptelaysak 
her neye bağımlıysak 
her neysiz yapamıyorsak  
yok aslında öyleleri
mümkün değil 
yalnızca bir hayal ,bir düş ,bir rüya
yalnızca bir zannediş onlar

bazı zamanlar sezgilerimizin seyrinde yol alıyoruz
yanından geçmeden hissediyoruz bazı şeyleri
doğup batan güneşi 
koparılmış bir çiçeğin solma anını mesela 
bazı şeyler hayatımızda şimşek hızıyla anlık parlıyor ve geçiyor
bazıları doğum ve ölüm arasındaki uzun yolculuğun 
değişimi ve dönüşümü 

bazen ruhumuza boyun eğerek 
saatlerin geçişini izliyoruz öylece
çoğu kere gördüklerimiz , duyduklarımız tedirgin edici 
ve sonra güzelliğin rengi sönmeye başlıyor
bir şeyler anlıyoruz o vakit 
zamanın perdesi aralanıyor
yaşamayı öğreniyoruz

bir dönem hayatın bazı mihenk noktalarına
herhangi bir zaman aralığına saplanıp kalıyoruz
zihnen ve ruhen müteessir oluyoruz
sürükleniyoruz sorgulanmayan bir rotaya doğru  
fırtınalı bir ikliminin coğrafyasına  mesela
savunmaya mecbur bırakılıyoruz kazançlarımızı

o an yaşamak ya da yaşamamak arasında
dualara ve tövbelere sığınıp
Rabbimizden istiyoruz her şeyi
Allah’a güvenmemizin bir sebebi de 
umut etmemiz belki de
gerçekleşmesini bekliyoruz arzularımızın
bir çok  şey umuyoruz O'ndan

beklediğimiz oluyor bazen 
hani bir bomba patlıyor  yüreğimizde
değişiyor bazı şeyler  
bakışlarımız değişiyor 
duyduklarımız değişiyor  
ruhlarımız değişiyor
ve bizde saklı ,gizli her ne varsa 
haykırıyoruz cümle aleme 
taze bir mevsimin gelişini
karanlıktan aydınlığa çıkışımızı  

yepyeni duygular kalbimize derç ediliyor 
seviyor, seviliyoruz 
nefret edip öfkelenebiliyoruz
ilk kez incinen yüreğin telaşını taşıyoruz
mütebessim
müteşekkir
ve mahcup 

yeni istasyonlara vuruyoruz kendimizi
bir vagon dolusu ses ve kalabalık
inenler, binenler… bütün bu değişmelerde 
hiç değişmemiş gibi 
akıp akıp gidiyoruz
hala yeşil, hala mavi ,hala kırmızı  

masal değiliz çünkü 
belki de yaşıyoruz  yarınların vurgun acısını
biraz çocuksu 
biraz sevdalı

redfer
( Masal Değiliz Çünkü başlıklı yazı redfer tarafından 21.04.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu