Bir ihtimaldim ben onun için; soytarı aşkta ‘belki ‘ye sığdırdığı
bir seçenek; benim gibi birçok seçeneği vardı. Kalbine değil, acabasına yerleştiğiydim
onun. Aklında ve kalbinde yer etmeyen, gecenin kör vaktinde bir selamına denk gelmeyen...
Olmasam da olurdu onun için; aşkı olmak zorunda değildim, bir aşk olmak zorunda
değildim. Kaç yerden parçalansam da savrulsam rüzgara, bir onun kalbine yetemezdim.
Aşk bizim masada yer etmiyordu, okeyin ıstakasına ümitler konuyordu da okey taşı
olmayana aşk zulmediyordu.
Bir ihtimal değil, her halde her durumda ve her gözü kör olası
şartta canımdı. Artık böyle yapamam. Acaba ile çok seviyorum’u yarıştıramam. Gidiyorum
aşk! Senden...
Kaderin kimyasal zehirlenmesini organik aşk ölümlüğüme feda
ediyorum. Ben bu yollarda acıyla duramam. Başkalarına yazdığı umut mesajlarınca
kör gözlerinde var olmanın hayallerini kuramam.
Gidiyorum aşk! Senden... Gömüyorum sönen her mutluluğu, bir
an için seviyor zannettiğim o günün kutlu katili oluyorum. Öyle de kalp boşlukta;
böyle de...
Gittim, Gidiyorum her cevap alınmayışının aşka bin bir çile
saçtığı aşk gerçeğinden.
Hiçbir şey umurumda değildi, kalbinde sade ve sadece benim
varlığımın olması mutluluğu bu aşka yeterdi. Anladım, olmayacak. Anladım, bu kalpte
bir türlü mutlu bir aşk olmayacak.
Kırdım kalbimdeki umut yollarını; soran olursa dili umuda,
gönlü sevdaya küstü dersiniz ve bir daha barışmak yok bu kaderde.
Arkadaşkım kaderin bilmem kaç yalnızlık dolu hasretinden kopup
bana geldiğini sandığım; sana mutluluklar, bana mayınlar... Sonunda bu aşk gözümün
nurundaki her hare gibi yalnızlığa patladı.
Şimdi kiminsen yormam kalbini.
Ben, kaldığım yerden umuda zor bela yerde biçareyim...
Dilara AKSOY