Yaktığımız canların ateşini kısalım
Beynimizdeki
zehri idrâklerden kusalım
Ya
doğru söyleyelim ya bir ömür susalım
Hakk'ın
sesi gür çıksın, iblisi taşlayalım
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
Akıttığımız
yaşlar yangınları söndürsün
Yönümüzü
kıbleye, hakikate döndürsün
Semaya
kalkan eller, acıları dindirsin
Kırılan
fidanları, sağaltıp aşlayalım
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
Mazlumlar
kan ağlarken zalimler hiç gülmesin
Zifiri
göklerinden bulutlar çekilmesin
Yetimlerin
gözünden giryeler dökülmesin
Hakikat
güreşinde yalanı tuşlayalım
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
Kalbinde
dolunayı uykusundan uyandır!
Hakk'a
tuzak kuranı nâr-ı cahîmde yandır
Ruhumuzdaki
ışık gözlerden yansıyandır
Hakka
kan kusturanı bir güzel haşlayalım
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
Hakikat
ayan olsun, siyah ayrılsın aktan
Bu
çarpma işleminde var çıkmaz iki yoktan
Nedamet
duygusuyla af dileyelim Hak'tan
Dolu
olanı görüp boşları boşlayalım
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
Aynalarda
kaybolan, sırlı camda bulunur
Kibrin
kızıl saçları elbet bir gün yolunur
Kafa
yormalı insan, nasıl adam olunur?
Dün
elden uçtu gitti, yarını düşleyelim
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
Tebessüm
uykudadır, uyandırmak ne güzel!
Temeli
hakikate dayandırmak ne güzel !
Samimiyeti
aşka boyandırmak ne güzel
İslâm'ın
ikliminde bir ömür kışlayalım
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
Kanadı
kırık kuşlar elbet bir gün uçacak
Bugün
solan karanfil, elbet bir gün açacak
Yılanların
uykusu elbet bir gün kaçacak
Bebelerin
kalbine ahlâkı işleyelim
Nasuh
tövbesi edip yeniden başlayalım
M.
NİHAT MALKOÇ