Gök, kırmızı ağladı ak dağların üstüne
İnsanlık haritası renklerini değişti
Kimse sormadı dağa, göğsündeki derdi ne
Dağın kalbi yarıldı, kurtlar kuşlar ağlaştı
Hayvanlar âleminin zayıf olan halkası
Çakan şimşekten bile ibretini alıyor
Takvasız ibadette abîdlerin hırkası
"Zamane böyle!" diye gafletlere dalıyor
Kâbuslar görüyorum Kâbe yıkıldı diye
Ya mübarek toprağın bereketi kalmazsa
Uykudan sıçrıyorum putlar dikildi diye
Ya nur taşıyan rüzgâr toprağıma dalmazsa
Senden gelen tek toza ömrümü salamazsam
Adımı insanlığın yanında anma Ahmed
Başımı feda edip yolunda kalamazsam
Ruhumu ahirette huzurlu sanma Ahmed
Çobanlık yapıyorum şaşırmış rüzgârlara
Çölden gelen tohumu gönlüme serpiyorum
Aydınlık üflüyorum karanlık diyarlara
Gafletteki aklımın yüzüne çarpıyorum
Müjgân Akyüz Dündar