Zayıflığına acımadan üçer beşer geçiyor zaman
Evvelâ önce anla diyor, sonra başar vesselâm
Yol belli, hâyır belli, şer belli, belli nizâm
Kadını, erkeği mi var bu işin dedi derviş
Özde kuluz her nihâyetinde
Ölüm gelirse Azrâil der selâmun âleyküm, âleyküm selâm
Ruhumuzu saran çığlıkların penceresinden
Duraklar geçiyor uzun uzadıya
Şöyle kana kana içiliyor inceden kevseri hayatın
Uykusunda etekleri tutuşur insanoğlunun
İnmek ister müsait bir yerde dünyadan
Çıkmayı, kurtulmayı, ferahlamayı arzular
Sahiden toprak mı doyurur bu canı sadece
Bir yiğit var olmaz mı hiç yoktan yere
Ağaçlar, yollar, rüzgârlar
Gebeyken hüznüvar bir güne
Bir nefes almak, bir soluklanmak lazım gelir
Şu kalabalığa, şu karmaşaya, şu âleme
Sefilleri oynamaktan ziyadesiyle tükenirken garipler
Isınabilir miyiz hiç der Şems
Öyle ya her şeyden haberdar olan biri var yukarıda
Esas olana varmalıyız menzilden
Çaresi yok başka
Ya nasipsiz veda edeceğiz bu diyâra
Ya geçeceğiz hevâdan, hevesten...
(
Esas Olana Varmalıyız Menzilden başlıklı yazı
Gecenin_Sesi tarafından
24.02.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.