Bu kitap sayesinde ben de alayınızı selamlayım da üzerimde borç kalmasın.Bu imalı bir selam değil ama yanlış anlaşılmasın,sünnet olarak selamlaşmak,biliyorsunuz selamlaşmak birlik beraberlik,yardımlaşma ve dayanışma duygularını artırır.

Her gece herkesin belirli bir saatlerde randevusu var öyleki o saatlerde misafirliğe gitmediği gibi misafirlerin gelmesini de istemez.Saatlerce robot misali pür dikkat izlediği yetmiyormuş gibi ertesi gün ise akşama kadar çıkmış bölümlerini izler,doğru tahmin ettiğiniz gibi dizilerden söz ediyorum.Farklı kanallarda,farklı saatlerde,farklı kadrolarla ve hep aynı konularla(aldatma)  evlerimize  konuk olurlar.

"Biri  Bizi Özetliyor" ve "Alayınızı Selamlıyorum" adlı radyo programcısı- mesleğinin zor,meşakkatli, tehlikeli ve keyifli olduğunu söyler-  Recep  Kara  deneme türünde  yazmış olduğu bu kitabında daha çok medyayı ele almış.Keyifle okudum ve notlarımı aldım,analizleri çok dikkat çekici gerçekten.

"Para harcamaya korktuk,insan harcadık.'Hata yaptım' demeye korktuk,insan harcadık.Genelde harcananlar da hep 'eyvallah'diyenler  oldu."
" Senin gözlerin neden bu kadar büyük?"dedik; 'senin koltuğunda gözüm olduğu  için' diyemedi, 'sana hizmet edebilmek için' dedi."
"Senin dişlerin neden bu kadar büyük?" dedik, 'hırsımla senin kalbini kemirmek için' diyemedi, 'seni korumak için' dedi.Harcanacak insanımız da biz de 'en iyi bildiğimiz işi yapalım' dedik,harcadık."

"Samimiyet; lakayt olmak,laubali davranmak ve herkesle her şeyi konuşmak değil.Bunu dinleyen/izleyen de sunan da bilmeli. Samimiyet dürüst olmanız, olduğunuz gibi gözükmenizdir."

"En kolay şey eleştirmektir.Belki de böyle yaptığımızda hatalarımızı görmezden gelmek daha kolay hale geliyor.Ayrıca tek başımıza ne yapabilirdik ki? 'Böyle gelmiş böyle gider'dedik biz de başladık konuşmaya."

"Kendi hatamız, kirpi yavrusunu pamuk görür misali hep yumuşacık ve azıcıktı.Halbuki onların öyle mi? Biz doğruyduk.Eksiksizdik,layıktık,ileri görüşlüydük.Ama onlar...Onlar onlardı işte ve sadece şanslılardı.'Banane'dedik ve konuştuk.Konuştukça açıldık,açıldıkça alçaldık."

"Öyle bir hale geldik ki konuşmaktan iş yapmaya fırsat bulamamış, onun yerine dedikodularımıza güzel bir kılıf bulmuştuk adı eleştiri olan.Devamlı sitem ettik.Her yer yeniden dizayn edilmeli herkese bir düzen getirilmeliydi.Sustukça yücelecektik oysa yapamadık konuştuk."

"Radikal İslam,ılımlı İslam, falan filan derken şimdi bir de-tüm bunları söylemekten Allah'a sığınırım- İslami kapitalizm çıkardılar ki ne dile yakışıyor  ne akla uyuyor.İslam İslam'dır.Radikali,ılımlısı veyahut  da kapitalizmi olmaz."

"Ormanları bitiriyor,sahil kenarlarını çöplüğe döndürüyor,sonra da kendimizi spor salonlarına hapsediyoruz."
"Ormanda mis gibi havada koşmak varken ter kokulu rutubetli salonlarda koşu bantlarını kullanıyoruz."
Bisiklete binip rüzgarla yarışmak varken,olduğu yerde dönen spor aleti olan bisikletlerle spor  yapmaya çalışıyoruz."
Bu ilginçlik midir yoksa ahmaklık mıdır,diye de soruyor;bence bunlar ilginçlik olamaz,sistemin dayatması.

Kısa kısa hikayeler;fıkralar ve vecizeler ayrı bir renk katmış kitaba,sıkılmadan okunabilir,eşe dosta hediye edilebilir.

"Yirmi birinci yüz yılın cahilleri okuma- yazma bilmeyenler değil, öğrenmeyi öğrenemeyenler  olacaktır." Alvin Toffler
"İnsanlar göründükleri gibi olmalıdır.Eğer değillerse; hiç görünmesinler daha iyi." Willia Shakespeare
"Az yalan söylenmez; yalan söyleyen her yalanı söyler!" Victor Hugo
"Her kitap cam bir şişe içinde okyanusa bırakılmış bir mektuptur." Cemil Meriç
"Akıllı insan başkalarının aklından faydalanan insandır.Bu da ancak onların kitaplarını okumakla ve fikirlerini öğrenmekle mümkündür." Ali Erhan Kavaklı
"Bu kadar adam gördüm,içlerinden hiçbiri dünyadan hoşnut değil ama hiç biri de dünyadan gitmek istemez." Namık Kemal

Kitabın şu  cümleleri içinde bulunduğumuz tüketim toplumunun özellikleri çok iyi özetliyor:
"Sonuç:Eğlenmeyi beceremediğimiz gibi her doğan çocuk borçlu,bereketsiz dünyamıza gözlerini açtı.Ve bizler borç sahibi olurken,birileri daha da zenginleşti ve modern köleler olduk çıktık."

( Alayınızı Selamlıyorum başlıklı yazı berberce tarafından 18.03.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.