Online Üye
Online Ziyaretçi
Bir sabra karar kılıp, anı yare açarken,
Aşk "zamanı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Kendimden firar edip, ona doğru kaçarken,
Aşk "mekanı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Yelkovandan sıkılıp, akrebe hor bakarken,
Takvimler neden dönmez ben hayatı yakarken?
Hasret denen celladın, ellerini sıkarken;
Aşk "irfanı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Sinimi bekliyormuş, kabir cana pusarak,
Sevdamı düşman bilip, sinsi sinsi susarak.
Zelzeleye tutulmuş, toprak gibi kusarak;
Aşk "cihanı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Üflenirken ruhuma, İsrafil'in sedası,
Bulutları ağlatır, Mikail'in edası.
Canımı yakıyorken bir faninin vedası;
Aşk "dumanı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Hasretini çekerek ruhum kora düşünce,
Kara sevda uğruna, kalbim dara düşünce,
Nefsimi ihbar eden, aklım zora düşünce;
Aşk "bu canı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Nerede doğmuşum ki, memleketim çok benim,
Ne zaman acıktım ki, kursağım da tok benim,
Kalbimin de kalbinde, muradım da yok benim,
Aşk "sol yanı" titretir kirpiğimin ucunda...
Ulular meclisinde, abdest alıp çökerken,
Sözüm zikre bürünmüş, dertlerimi dökerken,
Ruhumdan besmeleyi, dile alıp çekerken;
Aşk "divanı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Haşa, tektir ilahım, bir insana tapamam,
Seccademin yönünü, Kâbe bilir sapamam,
Yalnız dua silahım, başka bir şey yapamam,
Aşk "imanı" titretir, kirpiğimin ucunda....
Nasirinin yanında kolumda Musa ile,
Bana “deli” dediler, ağladım tasa ile,
Meczup gibi gezerken, kırık bir asa ile;
Aşk "ummanı" titretir, kirpiğimin ucunda...
Ey esamesiz aklım, buluyorken eza'nı,
Kadit kalıp biçare, çekiyorsun cezanı,
Hem de kendi katline, atıyorken imzanı;
Aşk "mizanı" titretir, kirpiğimin ucunda...