Yaşıyoruz ölmeyecekmişiz gibi...
Çok yakışıklı, çok güzel, çok güçlü, çok iyi, çok kötü dediğimiz kim varsa vadesi dolunca toprak olmadı mı?
O halde niye bu kadar debdebe...?

Bu dünya kime kalmış ki sana kalsın.
Meşhur bir söz vardır "Sultan Süleyman'a kalmayan dünya" diye..
Evet, ne mal ne mülk seninle gelir; insanın götüreceği o da nasip olursa 2 metrelik kefen,
o bile etinle birlikte çürüyüp gidiyor.
Peki bu kargaşa bu temaşa nedir?

Tüm dinlerde, hatta dini olmayanlarda da iyilik kötülük, doğru yanlış evrenseldir, birbirinin aynısıdır. Peki o zaman bana doğru olan sana niye yanlış gelir? Ya da sana doğru olan bana niye yanlış görünür.
Çünkü nefis insanı egemenliği altına almıştır.

Halbuki doğru da bellidir yanlış da bellidir.
Yeter ki menfaat duygusunu kenara itip gerçeği görelim. Yani insanın değeri cebindeki kağıt parçasına göre değil, insan onuruna yakışır şekilde sergilediği tavır ve davranışa göre belirlenmelidir.

Makamınız, mevkiniz ne olursa olsun doğrudan, haktan yana olmak, ahlaklı vicdanlı insanın en temel özelliğidir.
Bir saniye bile bu özelliklerden ayrılmak, kötülüğe bir adım atmak demektir.
İyilik dururken kötülüğe atım atma!
Bir saniye bile olsa...

Yavuz Yıldızbaş
Araştırmacı-Yazar-Eleştirmen
( Bir Saniye başlıklı yazı Kalemimyazar tarafından 24.07.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu