Sancılarımın sandalında doğan, 
Gönül hanemde harelenen o an, 
Kuşların kanat çırptığı saz evi, 
Ben miyim ki ey gönül bu bedevi? 

Yangınım küllenmiş bir kor aleni, 
Gönül köşkümden çek al hançerini. 
Acımın mimoza çiçeği sendin, 
Ruhumun açılmayan deseniydin.

Dolunayın simasında yakamoz, 
Seyre daldım; kalbimde bir afaroz, 
Ah çektim, senden bana kalan yapboz, 
Yaptın ve bozdun, işte en büyük koz. 

Tarifi imkansız ah nasıl da zor, 
Kalbimin çatlaklarından sızan kor.
Sanki bir melodi; tınısı ölüm, 
Kaçamak gözyaşlarımda gördüğüm... 

Kapıldım ışığının büyüsüne, 
Davetim umman dolu yüreğine, 
Cennet bildiğim mimoza çiçeğim, 
Sensizliğin bedelini ödedim... 

Hüznümün terasında tünemiş can, 
Sinmiş kokun yalnızlığın ağına. 
Ağladım, ağladım vurdum bağrıma, 
Sensizliği kondurdum mezarıma... 

BÜŞRA DALGIÇ

Kendime Not: İlk kez denedin şiirde hece ölçüsünü ve de umarım tutturabilmişsindir şiirin ölçüsünü... :)))

( Sensizliğin Adını Verdim Sonsuzluğa başlıklı yazı Gülen Düş tarafından 28.08.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu