En sevdiyim kafede oturumuşam yene meni tanıyanlar üçün ne içdiyimi düşünmek çox zamanlarnı almaz diye düşünürem tebi ki amirkano ve her zaman ki kimi önümde bir kitab var Zemerekkuşunun Güncesi adı nece qeribedirse özüde o qeder qeribedir kitaba baxarken o an içimden havaya baxmaq  keçdi havanın bulutlu olduğunu gördüm hava bele olduğu günlerde men bir az daha xoşbext olardım çünkü içim kimi güneşsiz aydınlığ olmayan bir yer hava güneşli olanda mene insanlar kimi saxta görünür yalandan xoşbext görünmeleri kimi bu düşünceler yene hardan geldim diye düşündüm o an sol çaprazımda oturan qadını gördüm ağ kofta altına qara keten bir şalvar ayağına da spor ayakkabılar geyinen qadın idi bunları his etmemi sağlayan eslinde ne geyimi ne de gözeliyi idi içimi qarartan ondan gelen güneşli bahar sabahını etrini yayan duxusu idi şur altında nece hislerimi oyatmışdı her şeyin yalan olduğu insanların yalandan güldüyü xoşbext göründüyü o güneşli sabah kimi o qadına his ettiyim yaxınlıq qeder uzaqlığ içinde idim zıt iki düşünce arasında beynimi ruhumu yorurdum çünkü mene ele gelirdi ki onun yaxaladığı qatarı men qaçıralı uzun zaman olmuştu sanki her gün eyni kafeye gederek eyni şeyi içerek qaçırdığım o qatarı yaxalayacaq kimi his edirdim belke de bir yanılqı ve yanlızlığ içinde yox olup gidecektim ama nedense yoxlamaqa deyer kimi his ediridim o an ağlıma yeni bir düşünce geldi ne sebeb olmuştu menim xoşbextlik adı verilen qatarı qaçırmağıma sebeb ver şeylere en güvendiyim qadın terefinden xeyanete uğramakmı yoxsa etrafımda ki her kesin eyni yerde saydığı bir zamanda menim gelişim adı verdiyim bir insan olaraq yaşadığım inkişafım ( bu sol terefimde oturan qadın telefonu yere düşdü o an ikimiz göz göze geldik hafif bir tebessüm oldu ikimizde de ) men yene deyesen cavabını bilmediyim bir sualın arxası ile gedirem deqiq olan bir şey var içimizi qara bulutlar sarıpsa ve biz artık 8 milyar insanın yaşadığı bu dünyada özümüzü tek his edirsek insanlığa qarşı sadece uzağdan sevgi his edirsek bunun tek açıklaması ola biler sırtmızda daşıdığımız yükler ve yaralar düşüncelerimden ayılıb sol terefime baxdığımda yaz etri gelen gözel qadının artıq orda olmadığını gördüm her kes kimi oda meni terk etmişti içimden bir ses geldi Sadiq Zemberekkuşunun Güncesinin son 130 sehfesi qalıb ona dön senin axtardığın xoşbxtlik yanlızlığının çaresi orda ve  bütün kitablarda gizlidir çünkü sen ve senin kimi insanlar kitablarda ki xeyallar aleminde yaşayırsınız belke bir gün o kafede en sevdiyin o köşede oturarken qaçırdığın o qatarı da yaxalaya bilersen lenet olsun dedim yene o haklı ve menim kitaba gömülerek dünyandan qopma zamanım gelmişti…

( Bulutlu Bir Gün başlıklı yazı gasan-guseinov tarafından 3.10.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu