Ölüm sessizliğine bürünen insan kaynakları ofisinde,müdür bey her zamanki gibi derin düşüncelere  dalmış,ders çalışmak istemeyen öğrenci gibi  kalemlerle oyalanmaktan geri durmuyordu.Bilgisayarının ekranındaki  manzara karşısında dalıp gitmişti ki,yardımcısının sesiyle irkiliverdi:
- Efendim,şuraya imza atar mısınız?
- Ne imzası?
- Dün iş görüşmesine gelen kadının  dosyasına.
- Sen at!
- Aman efendim,nasıl olur,suç bu biliyorsunuz.
- İyi ,atma o zaman.
- Ama işe girişini bugün yapmam lazım ki yarın iş başı yapsın.İşe çok ihtiyacının olduğunu,borçlarını ödemekte zorluk çektiğini  söylerken siz de yanımızdaydınız.
-Daha ne anlattı sana?
- Eşinden ayrılmış.
- Başka...
- Kimi kimsesi yokmuş.
- Başka...
- Bir çocuğu varmış onu da yatılı okula vermiş.

Aradan on dakika geçmeden  yardımcısı yine sordu:
" Efendim,Zeynep hanımın işe girişini yapayım mı yapmayım mı?"
"Sana bırakıyorum,"dedi müdür bey ve ekledi: "On iki yıl önce bir imza atmıştım hala pişmanım ve aynı pişmanlığı yeniden yaşamak istemiyorum."
"Eski eşimdi."diyemedi ama başını duvara doğru çevirmeye çalışırken yüzünden her şey  okunuyordu.
( İmza başlıklı yazı berberce tarafından 16.10.2024 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu