Buse deyip
geçmeyin saklıdır nice izler.
Sıcak bir dokunuşta
derin huzuru gizler.
Duyulur ılık
bir haz, mutludur her dem yüzler.
Sevgiyle atan
kalbin altından kapısıdır.
Yaşayan bir
bedenin en özel yapısıdır.
Sevginin göstergesi
sımsıcak bir busedir.
Bütün canlılar
için ilahi bir yasadır.
Huzur dolu bir
buse gizem dolu kasadır.
Dudaklarda saklı
sır Tanrı’dan bir ilimdir.
Aşkların sunulduğu
tarifsiz bir bilimdir.
Görünce bir
güzellik mutlu olur her insan
Öyle bir an
gelir ki dilinden düşmez lisan.
Gönülden bir
gönüle busedir büyük ihsan
Sevginin
sunulduğu bazen bir çocuk olur.
Buselerin
konduğu bazen bir çiçek olur.
Kalplerde
pişen sevda, buselerle karılır.
Yükselen bir
coşkuyla sevgililer sarılır.
Mutluluğun hazzıyla can özüne varılır.
Buse düşen bir
tende huzur gülleri açar.
Bulunduğu âlemden
başka âleme göçer.
Saklıdır her
gönülde bir insanın özeli.
Ara sıra
gördükçe camda duran güzeli.
Okunur bu
meyanda Baki’nin bir gazeli.
Alev almış
bedenler uzanır sere serpe.
Huzur verir
bir buse aşkla çarpan her kalbe.
Sevginin derin
hali bir söz olur dudakta.
Yürekte yanan
alev bir köz olur dudakta.
Gözden düşen
her damla bir naz olur dudakta.
Arzuyla konan
buse derman olur yaraya.
Harap olan
gönüller dönüşür bir saraya.
Yılların
yorgunluğu belli olur açıkça.
Yaşlı halini
saklar insanlardan kaçtıkça…
Unutulma
korkusu yüreğini yaktıkça…
Nasırlaşmış
ellere dokununca bir buse,
Yaşlı yorgun
ruhunda ne gam kalır, ne tasa.
Hayırsızdı
sevgili, ulaşılmaz yol ördü.
Naçar kalmış
Macit’e bir buseyi çok gördü.
Umutsuzca çırpınan
bu aşığı çok yordu.
Bir tatlı söz,
bir buse, bedeldi bütün ömre.
Yaşadı hep
kışları, ne yar geldi, ne cemre.
Mehmet Macit
08.02.2025
Dikili/İzmir