Yolunda edindiğin şeylerin şeysizliğinde, yaslanabileceğin bir ağacın olsun
Yorgun düştüğünde
Kafanı toplayıp
İçinden gelmek için hayata
Bilmediğin bir yâre yaz şiirini mesela
Ruhuna iyi gelen birine
Kalp hisseder
Vardır öyle biri
Bir kuşa anlat derdini
Duvara gülümse
Taşı okşa
Ne çıkar Mecnun ol bir kere
Sevmiyorsan şimdiki insanları
Yaşadığın zamanı içine sindiremiyorsan
Şu boş dünyada
Denemekten korkma
İnsan olmanın özü budur
Bulabilmek için derinlerdeki inciyi
Durdur beynindeki kalabalıklığı
İndir onları müsait bir yerde
Rahatla biraz
Gevşe
Ne kadar istersin olmazları, uçmayı, kaçmayı
Kim istemez kendisine kanat takmayı
Boşver tüm bunları
Gözlerini kapat
Kokla bakalım şöyle bir huzuru
Düşlediğin o ağaçta biraz uyu
Açtığında gözlerini
Makul ol
Bu saatten sonra devrim yapmanın lüzumu yok
Gözlerini iyice aç ki
Uykunda neler gördüğünü sezinlesinler
Yaksınlar ateşi
Şu soğuk benizliler canlansın azcık
Kendilerine gelsinler
Oynasınlar
Gülsünler
Ömürlerinde bir kez olsun teşekkür etsinler sana
Tadını çıkar bu günün
Mumyalaşacaklar yine nasılsa
Kapalı çarşı misali
Darmadağınıklar
Nasıl bırakmışlar kendilerini
Düşünmeden
Tereddüt etmeden
Hepsi kör düğüm
Hepsi canla başla intihar
Ah yeni nesil dünya
Senin suyun bu kadar kirli değildi eskiden
Ne yüzülür şimdi
Ne de kumsalında tutulur matem