Bir gün bir defterin hayatımı değiştireceğini hiç düşünmemiştim
Elime sadece bir kitap değil yüz yılın sessizliğini aldım
O gün eski bir sokağın köşesindeki küçük sahafın kapısını ittim
Kapının üzerindeki çan yorgun bir sesle çaldı
Dışarıdaki bütün gürültü sustu içeriye yılların biriktirdiği sessizlik sinmişti
Rafların arasından süzülen ışık havadaki toz zerrelerini altın gibi parlatıyordu
Kitap sırtlarının arasından yürürken parmak uçlarımda başka hayatların izini hissettim
Her biri bir yolculuktu ama arka köşedeki tozlu raf sanki beni çağırıyordu
Ve onu gördüm
İnce bordo kaplı bir defter
Ne tam kitap ne tam defterdi
Kapak kenarları yıpranmış rengi solmuştu
Üzerinde ne isim vardı ne tarih
Sadece ince bir çizik vardı Kaybolanlar için
Defteri elime aldım
Toz parmaklarımı kapladı
İçinden çok eski bir nefes yüzüme çarptı
Sayfaları titreyerek açtım
İlk sayfa bomboştu
İkinci sayfa ise sararmış kâğıdın ortasında solgun mürekkeple yazılmış bir cümle taşıyordu
Bu kelimeleri sana sakladım Eğer bu defteri bulduysan bil ki yarım kalan hikâyemi tamamlamaya çağrıldın
Kelimeler yılların yorgunluğuna rağmen canlıydı
Sanki biri tam karşımda durmuş fısıldamış gibiydi
Defteri çantama koyarken fark etmedim bile
Sokak aynıydı ama ben artık aynı değildim
Bilmiyordum ki bu defter beni başka zamanlara başka insanlara ve kendi eksik hikâyeme götürecek
İlk sayfa kapandı
Sırada ikinci sayfa var İlk Satırın Sırrı
Kayıp Defter 1 Bölüm – Devam Edecek
İsmail Gökkuş