Hikaye / Yaşamdan Hikayeler

Eklenme Tarihi : 14.10.2025
Okunma Sayısı : 379
Yorum Sayısı : 9


Demir Hoca o sabah kalemini eline aldığında içinden geçen her düşünce sanki dövülmüş bir çeliğin sıcaklığını taşıyordu

Onun için şiir bir kelime oyunu değil hayatın demirle yoğrulmuş halini anlatmaktı


Mısralarına dokunan herkes o sertliğin içinde gizlenmiş bir sıcaklık hissederdi

Çünkü Demir kelimeleri soğuk bir metal gibi değil yüreğinde eriyen bir ateşle döverdi


Bir zamanlar bir dostu ona senin dizelerinde kırılmak bile güç ister demişti

Demir o günden sonra her kelimeyi biraz daha ağır biraz daha diri yazmaya başladı

Çünkü biliyordu ki insanın içi yanmadan şiir parlamazdı


Ve hiçbir dize kolay doğmazdı

Her satırda bir acı bir direnç bir sessizlik gizliydi

Kimi zaman gecenin tam ortasında defterini açar karanlıkta kendi yankısını dinlerdi

O sessizlikte kelimeler dövülürken mısralar çelikleşirdi


Yazmak onun için kırılmamayı değil kırıldıkça daha sağlam kalmayı öğrenmekti

Bu yüzden her şiirinde biraz yara biraz onarım biraz da sabır kokardı


Bir gün biri ona sordu neden hep güçlü duruyorsun diye

Demir gülümsedi ve dedi ki ben güçlü değilim sadece kelimelerim düşmekten korkmaz


Sonra sustu çünkü bazı cevaplar konuşularak değil hissedilerek verilir

O his mısralara aktığında kelimeler artık sıradan harfler değil birer direniş olurdu


Demir Mutlugil’in defterinde ne kadar acı varsa o kadar güzellik vardı

Her şiiri bir demir parçası gibi önce ateşte kızarır sonra suya bırakılır ardından şekil alırdı

Ve her dize sonunda kendini tamamladığında bir silah gibi değil bir dua gibi parlar


Çünkü onun kalemi hiçbir zaman kırmak için değil yeniden kurmak için yazardı


O gece son dizesini yazarken içinden sadece bir cümle geçti

Kelimeyi dövmezsen anlamı eğemezsin


Demir kalemini bıraktı başını kaldırdı ve yüreğinde sessiz bir yankı duydu

Mısralarına dökülen çelik artık soğumuştu ama içinde hâlâ insan kalmıştı


İsmail Gökkuş devam edecek

( Bölüm 8 – Demir Mutlugil Hoca – Mısralara Dökülen Çelik başlıklı yazı duygunun.kalemi tarafından 14.10.2025 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu