Online Üye
Online Ziyaretçi

Şimdi kalabalıkta yalnızız.
Eskiden tenhaydı bu sokaklar,
Kahkahalarımız çınlardı duvarlara.
Kanatları pullu kartallar gibiydi sevinçlerimiz,
Kızıl bir nargileden dumanlar gibi dolanırdı sohbetlerimiz…
Zaman değişti, Üstat.
Araya kaç ayrılık sığdı,
Kaç zindan gün girdi, unuttuk.
Bugün yine aynı hüznü paylaşıyoruz…
Ah, nerede o gençlik günlerimiz?
Kıyıda başıboş dalgaların savruluşu,
Akına çıkmış genç börü nefesiyle
Yeri göğü inleten o gururlu, coşkulu şarkılar…
Elimizde kalan sadece hüzün.
O muhteşem eğlence çıkar mı hiç aklımdan?
Fişeklerin renk renk ışıklarıyla geceyi yırtması,
Puslu sokaklarda yankılanan nağmeler,
Sancakların göğe kaldırılması…