Deneme / Hayata Dair Denemeler
Eklenme Tarihi : 16.09.2025

KİRM-İ ŞEB-EFRUZ
Vücuduna ve enaniyetine esir olmuş insanoğlu, kendi karanlığını inşa etmeye niyetlenir. Karanlık için ampullerini bir bir söndürürken, aydınlıkta olanların ışığı giderek onu rahatsız etmeye başlar. Ruhuna sıvanan bu karanlık ona limitsiz bir güven verir, kime neye hizmet ettiğinden habersiz dağların zirvelerini mesken edinir..
Hikmeti dilediğine veren ve her
şeyi yerli yerine koyan, bu insana izin verirse, bir gün içindeki yaşam
enerjisinin söndüğünü fark eder. İnsanın bu raddeye geldikten sonra işi
zorlaşır. Bir tarafta bırakmak istemediği çıkarları, başkalarından üstün
tutulma isteği ve giderek vahşileşmiş bencilliği duruyordur. Bu karanlığa
gömülmüş insan, gecenin sessizliğinde debelenirken, yıldırım böceğinin
çığlıkvari sesini ve kendi içinden yanan ışığını fark ettiğinde bir aydınlanma
yaşanır. Görülmek için evvela kendi özünün ışığını yakması gerektiğini öğrenir.
Işığı parlayan insan hayatında istediği şeyleri de kendisine çekmeye başlar..
Bir tahril üzeri ışığını devamlı
kılan ateş böceklerine benzemek hiç de zor değildir. Azın çoğu çekebildiğini
anlatmaya çalışır ateş böcekleri. Kendi ışığını başka yerde aramamak gerektiğini
gösterir. Ulu çam ağaçlarını mesken edinen ve çıldırana kadar öterken daha
nasıl fark ettirsin kendisini size. Uyanmak için bir tane yıldırım böceği yeter
insana..
Âlem ve dokuz kat felek dönerken,
yollar, yolculuklar olacağı şekillendirir.. Denge ve düzenin bir parçası olma
gayreti, engelleri aşmanın sürurunu tattırır..
Küre-i arz, her köşede durmadan
insanı zikre ve şükre çağırıyor. Lafazanlık sistemin dışına razı olmak anlamına
gelir. Evren mükemmel bir orkestra gibi sanatın icra etmeye devam ederken insan
kendi enstrümanını elbet çalmaya başlamalı..
Mavi Yıldırım