Yağmur düşer, sarı yapraklar hışırdar,
Köprünün üstünde, zaman durulur.
İki gölge, bir şemsiyenin altında,
Işıkların dansında, aşk fısıldanır.
Gökyüzü maviye çalmış, derin ve sır,
Fenerler yanar, altın bir yol çizer.
Her damla, bir anıya dönüşür hışır,
Yürürler sessizce, kalpleri süzülür.
Islak zeminde parlar, her bir ışık,
Yansıyan düşler, geçmişten esen yel.
Birleşen adımlar, sevgiye tanık,
Sanki dünya susmuş, sadece onlar el ele.
Sonbahar örtüsü sarmış her yanı,
Yapraklar birer hatıra, düşer usulca.
Mevsimler değişir, akıp gider anı,
Ama o köprüde, aşk kalır sonsuzca.
Şemsiyenin altında, iki ruh tek vücut,
Sözsüz bir anlaşma, gözlerdeki derinlik.
Fenerler aydınlatır, geleceğe umut,
Yağmurlu bir gece, ama içleri aydınlık...
a.n.a