Sabret gülüm bu aşk'a, onların inadına
Yapılan oyunları, bozacağım andolsun
Gökte yetim dolaşan, kuşların kanadına
Som altından harflerle, yazacağım andolsun
Bırak aksın dideden, sevdamızın yaşları
Damlası kurşun gibi, deler kara taşları
O zalim yürekleri, eğilmeyen başları
Huzurunda sıraya, dizeceğim andolsun
Aşkımızı hor görüp, saygısız bakanları
Gönül mabedimizi, yıkıp’ta yakanları
Saadet sarayına kin nefret sokanları
Ayağımın altında, ezeceğim andolsun
İstersen yeryüzünden, istersen gökyüzünden
İstersen hüzzam kokan, şarkıların sözünden
Çiçeklerin balından, arıların gözünden
Sevdanın şerbetini, süzeceğim andolsun
Gerekirse yazarım, o siyah saçlarına
Hedefine atılmış, okların uçlarına
Bu sevda kutsal diye dağın yamaçlarına
Aşkın tablosu gibi, çizeceğim andolsun
Hilenin desenleri, geceye örülmeden
Daha güneş batmadan, yıldızlar görülmeden
Sevda kokan ne varsa, defteri dürülmeden
İhanetlere mezar, kazacağım andolsun
Kara yüreklerini, kaptırmışlar benliğe
Sevenler kahrolmadan, yapılan hainliğe
Zalimlerin kanıyla, kınalı gelinliğe
Yazıyorum işte bak, yazacağım andolsun.
Muzaffer TEKBIYIK