Bir umuttu
Ömür geçiyor dostum
Bir de bakmışsın ölüm
Ecel gelmiş bükülmüş belin
Son vagonda ya sensin ya da ben
Ama hep orada
Berzahın yollarını serdiği
Sürgünümde
Geçirdiğimiz şu yılların
Son baharında ağaçlar yapraklarını dökerken
Biz çiçek açardık
Yıllar ah yıllar geçti
Pusulasız şu yolda
Bir ömür bitti
Hazan olmuş bağımda
Umutsuzluk fidanı yetişmedi ki hiç
Ölümü fısıldayan rüzgâra inat
Yaşam türküsü söyledi
O hazanın vurduğu solgun yapraklar
Elbet gelecekti bahar
Saracaktı etrafı gelincikler
Kokusu aklımızı başımızdan alacaktı
Dostum!
Bir umuttu
Kışlarda kardelen olmak
Baharda gelincik
Güz’ün gülleri
Dağlarda
Yasemin yasemin kokmak
Baharımızı kış yapan kâbuslar
Bir sınavdı bunları yaşamak
Yaşarken güzel dostluklar kurmak
Umutsuzluk olur mu hiç bu bağda
Peygamber çiçekleri umutsuz yaşayamaz
Bir gölgedir hatiplerin düşünde
Gülün şu vurgun bülbülünde
Hülyaların en derininde
Baharı kış yapan kâbusların en son deminde
Dünya denen şu yaratığın pençesinde
Bir avuç peygamber gülü olmak
Umutla yeşeren
Sevdayla dallanan budaklanan
Burcu burcu peygamber kokan
Umutsuza umut olan
Bağ-ı aşkla yana bir kul
Bir demet gül olmaktı…