Leyle-i Kadr Yahut Gecenin Aydınlığı
Çile nöbetleriyle büyüttük sevdamızı
Göklere yolcu ettik ateşin nidamızı
Hasret katarlarıyla her dem umut taşıdık
Zemherilerde yandık, yaz ortası üşüdük
Leyle-i Kadr’in kadri, dualarda saklıdır
Zamanı hor kullanmak mümine yasaklıdır
O gece aydınlattık ruhun karanlığını
Kalbimizde hissettik iman yârânlığını
Canlar kıyama durdu, huzura yelken açtı
Gönüller kanatlandı, ruh maveraya uçtu
Resulün yokluğunda hüzün düştü geceye
Mânâ yoğunluğunu yükledik üç heceye
Cezbeye kapılınca Muhammed’in aşkından
Salâvatlar yükseldi nurlu gönül köşkünden
Gecenin yarısında yere indi melekler
Yüce Yaradan’ıma arz edildi dilekler
Büründü sırra iman, müminin tacı oldu
Derbeder ve karanlık ruhun ilacı oldu
Huzursuzluğun yükü bükerken belimizi
Ses verdi sessizliğe, titretti telimizi
Seher vaktine kadar dünya nura gark oldu
Hasret çeken gönüller, sevdalarını buldu
Açılınca göklerde engin rahmet kapısı
Bahşedildi mümine sekiz cennet tapusu
Rabbine sunulunca bu gecede ameller
Gözyaşı döktü gözler, semaya kalktı eller
Hakikatin yoluna revan oldu azanlar
Paslı ruhlarımızı cilaladı ezanlar
Bu vakti ihya eden kalmaz elem içinde
Mağrur ve mamur gezer cümle âlem içinde
M. NİHAT MALKOÇ
(05 Ekim 2007 Cuma/Trabzon)
(
Leyle-i Kadr Yahut Gecenin Aydınlığı başlıklı yazı
M.Nihat Malkoç tarafından
17.06.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.