Kızgın ateşte kaldım çıkmaz dilimden hece
Hercai bakışınla beni ettin fersude
Bedbin olan şu gönlüm olacak mı asude
Köhne kuyulardayım yüreğin benden firak
Pürmelâl bir haldeyim, vuslat bana çok ırak
Ziyalı gözlerimin kalmadı artık feri
Kim bilir yüreğinin bu kaçıncı seferi
Âşıkla maşuk iken pervasız olduk ağyar
İntizar etmem amma pişman olacaksın yar
Gece kavuştu fecre, kan kustu yine gökler
Bîtap düştü yüreğim, senden bir haber bekler
Topraktan geldik yine gideceğiz ey Kabil!
Buz tutmuş yüreğinle aşka olma mukabil
Durma, şehrayin başlat, bak işte ölüyorum
Son nefesimde bile sevgimi söylüyorum
SEVGİ SALMAN ( 03. Kasım. 2011 / saat 05.10 )
Bedbin ………………..Kötümser, karamsar
Asude ……………….Rahat, sakin
Fersude ……………….Eskimiş, yıpranmış
Firak ……………….Ayrılık, ayrı
Pürmelâl……………….Hüzünlü, üzüntülü
Ziya ……………….Işık, aydınlık
Ağyar ……………….Başkaları, yabancı, el.
Kabil ………………. Hz. Âdem'in büyük oğlu, yeryüzünde ilk kan döken
Mukabil ……………… Bir şeyin karşısında bulunan, karşıt
Şehrayin ………… Büyük şenlik