İzler
Babam, tanıdıkları vasıtasıyla Almanya’dan çifte tüfek getirtmişti. Namlusunun içi ışığa tutunca pırıl pırıl parlıyordu.
Liseyi
bitirmiştim. Üniversite sınavını kazanamamıştım. Her fırsatta tüfeği
omzuma asıyor, fişekliği belime kuşanıyorum. Av çantası sırtımda
motosiklete atlayıp köyümüz Bulcuk’un dağlarına, Hamam Çayırı’na, Ilgın
Gölü kenarına, dere kıyılarına avlanmaya gidiyorum. Başkasıyla gitmeme
izin verilmiyor. Babam, amcam kendime veya av arkadaşıma zarar
vermeyeyim diye uzunca bir süre benden emin oluncaya kadar kendilerine
bildirdiğim güzergah dışına çıkmamam koşulu ile beni yalnız gönderdiler.
Şinasi
amcamın Ilgın’da “ÖĞRENCİ PAZARI” adında kitap kırtasiye dükkanı var.
İlk dükkan açtığı yıllarda kitap - kırtasiye ile birlikte dikiş
makinesinden bisiklete, kol saatinden klarnet kamışına, bağlamadan
futbol topuna, likid gaz bayiliğine kadar dükkanda yok yok… Güz
aylarında okulların açılma döneminde yanında çalışıyoruz. O’nunla
çalışmak bir zevk, keyif ehli, muzip, esprili, hazır cevap, uzun boyuna
rağmen yüz otuz kiloyu geçen ağırlığı ve iriliği yüzünden Koca Şinasi
diye bilinirdi. İncitmeden, kırmadan sabırla hatalarımızı düzeltir,
konuyla ilgili deneyimlerini anlatırdı. Dayımlar gibi amcam da iyi bir
avcıydı. Ava olan ilgimi bildiği için bana uzun uzun av anılarından söz
eder öğütler verirdi. Av bölgesine varmadan tüfeği fişekle doldurmak,
avı görmeden emniyeti açmak, av sahası dışında dolu silahla gezmek
kesinlikle yasaktı. Ne kadar haklı bir yasak olduğunu zaman geçtikçe
kaza haberleri duydukça daha iyi anladım.
İlk kar yağmıştı, ertesi günü Bulcuk’da Güdül mevkiinde karda ilk kez ava gidecektim. O tarafa gitmemi amcam öğütlemişti. O gün;
-
Oğlum, karda hayvan izlerini bilmek ve takip etmek avcılıkta çok
önemlidir. Karga tek tek adım atar, saksağan zıplayarak yürüğüdü için
çift çift basar, tilki, kurt, köpek izleri benzer olur, tavşan da çift
çift basar ancak arka ayakları uzun olduğu için arka ayak izinden ön ize
doğru karda bir çizgi olur, arka ayakları karı çizer. Kardaki izlere
bak, elinle dokun. Donmuş ise eskidir. Tavşan izlerini takip ederken bir
de bakarsın ki izler kaybolur. Tavşanı uçmuş sanırsın. Evet, adeta
uçar, izini sürenlerden izini kaybettirmek için iç güdü ile beş altı
metre sıçrar. Sıçradığı yerde yatmış ise üzerine bassan kaçmaz. Yada
sıçradığı yerden izini kaybettirdiği düşüncesiyle daha rahat kaçmaya
başlar. Sonraki devam eden izlerdeki ayak izi mesafeleri daha yakın
olur. Tavşanlar zemheriye kadar insandan avcıdan pek ürkmez, ancak
zemheriden sonra avcı yaklaştırmaz, vurmak zorlaşır. O zaman Kopay cinsi
köpekle avlamak gerekir. Tavşan yaşadığı dağı bırakıp gitmez. Köpek
izini buldu mu? Peşinden havlayarak koşar dağı tavşanın peşinden
dolanır, tavşan ara sıra durur, arka ayakları üzerine kalkar, etrafı
arkadan gelen köpeği dinler onun geliş hızına göre hızını ayarlar.
Eninde sonunda aynı izden tekrar geçer, sen bir yere saklanacaksın mevzi
alacaksın, tavşanın o izden geçmesini bekleyeceksin. Tam atış
pozisyonuna geldiğinde “Pışt” Diye seslen. O arkadaki köpeğe
yoğunlaştığı için bu yeni sesin nereden geldiğini ve ne olduğunu anlamak
için iki ayağı üzerine doğrulur etrafı dinlemeye başlar işte tam o
sırada ateş edeceksin…
İşte böyle, sabırla ve ayrıntısı ile
anlatırdı. Anlatırken söz arasına yerine göre anılarını sıkıştırırdı,
0’nu dinlemekten keyif alırdım.
Uzun süre dolandım dağlarda,
gördüğüm hayvan izlerini aldığım derse göre ayırt etmeye çalışıyordum.
Issız dağlarda kar üzerinde değişik ayakkabı izleri görmeye başladım.
Çok merak ediyordum. Bu dağlarda benden başka kim vardı ? Bu izleri
hangi insanlar bıraktı?
Değişik duygu ve düşünceler içinde
dağlarda dolaşırken zamanla filmim kopar, ne yapıyorum, neredeyim, ne
için ordayım hiç bilemezdim. Kimi zaman namlunun ucundan geçen rüzgarın
ıslığıyla ürperir kendime gelirdim. Öylece yine ortamdan izole bir halde
giderken gördüğüm bir tavşan izine dokundum. İzler donmamıştı, tazeydi.
Bir süre izledim o da ne? İzler bitmişti. Aradım, bakındım iz yoktu.
Amcam gözlerimin önüne gelmiş anlatıyordu;
“Tavşan izlerini takip
ederken bir de bakarsın ki izler kaybolur. Tavşanı uçmuş sanırsın.
Evet, adeta uçar, izini sürenlerden izini kaybettirmek için iç güdü ile
beş altı metre sıçrar. Sıçradığı yerde yatmış ise üzerine bassan
kaçmaz.”
Özenle bassam kaçmayacak tavşanı arıyordum. Buldum. İyil
kamufle olmuştu, yakınımdaydı bana bakıyor, kaçmıyordu. Ölüme razıydı.
Yavaşça tüfeğimi doğrulttum. Nişan aldım, “ Yatağındaki tavşana tüfek
atılmazdı” Bir an tereddüt ettim. Tetiğe bastım.
Vurulmuştu.
Çırpınıyordu, bembeyaz kar üzerine kanıyordu. Tüfeği savurdum attım.
Çırpınmasından çok rahatsız olmuştum. Bıçağımı çıkardım. Sağ ayağımla
arka ayaklarına bastım, sol elimle başını boynuyla birlikte tuttum.
Kesip bir an önce çırpınmasına son vermek istiyorum. Tavşan ön ayakları
ile boynunu kapatıyor. Kesmeme engel oluyor, kulaklarımı tırmalayan bir
sesle bağırıyor.
Baaaaaaa, baaaaaaaaaa……
Allahım!
Kesemiyorum. Çok canı yanıyor olmalı, bırakıyorum çırpınarak bağırmaya
devam ediyor. Bir an önce ölsün, acısı dinsin sussun istiyorum. Evet,
sussun istiyorum. Kesemeyeceğimi anlayınca tüfeğimi yeniden yönelip
tetiğe basıyorum. Yakın atış nedeniyle alt tarafı dağılıyor. Yine
ölmüyor, daha çok korkuyor, daha çok canı yanıyor ki daha çok
bağırıyor... Allahım, dayanamıyorum. Tövbeler ediyorum….Çok üzgünüm, çok
üzgünüm….
Artık sesi çıkmıyor. Soluk almıyor… Ölmeyi
istememişti… Bağırta bağırta öldürmüştüm onu, bir daha elime silah
almadım. Uzun yıllar oradaki izlerimi düşündüm. Allahım, ben orada ne
izi bıraktım…? Onu bilemiyorum. Ancak kendimdeki izler…
Ah! Ah! O izler…
Ah! Ah! Benim katil yüreğim… Pişman yüreğim…
(
İzler başlıklı yazı
Güner Kutluk tarafından
21.12.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.