Geceydi. Tüm geceler gibi. Ama bir fark vardı sadece, yalnızdım. Nereden geldiğini bir türlü anlayamadığım bir hüzün çöktü içime. Saat epey bir geç olmuştu. Televizyon izlerken uyuyakalmıştım ve uyanır uyanmaz bir hüzün çöktü işte içime. Pencereyi açtım ve dışarı baktım. Hiçbir ses yoktu. Sanki bütün âlem yok olmuştu hep birlikte. Sanki sadece dünyada bir tek ben kalmışım hissine kapıldım.

 

Bir an korktum. Dışarı, bahçeye çıktım. Ay sanki bir güneş gibi aydınlatıyordu ortalığı. Bahçede biraz ayakladım. Seviyordum güya. İçimdeki hüzün daha da arttı. Ağlayacak gibi oldum. Başımı gökyüzüne kaldırdım. Ayın önünden geçen bulutları gördüm. Uzaklardan köpek sesleri geldi kulağıma. Sonra bir araba sesi ve kornası. Kendimi düşündüm işte her zamanki gibi. Çocukluğum ve tanıdığım insanlar geldi aklıma durduk yere…

 

Dümdüz bir arazideydim. Yağmur yeni yağmıştı, yerler hafiften ıslaktı. Bir ağaç vardı yanı başımda, dalları bir şemsiye gibi; meyvelerini daha önce hiç görmemiştim. Altında yatarken uyanmıştım. Ama yerin ıslaklığı hiç de rahatsız etmiyordu beni. Gökyüzünün yarısı masmaviydi, yarısında parça parça serpilmiş bulutlar vardı. Hafif rüzgârın serinliği ve yaprakları hışırdatmasından başka hiçbir ses duyulmuyordu.

 

Bir an kalkamadım. Sonra biraz biraz doğruldum ve oturdum olduğum yere. Gölümden akarsu gibi bir şey akıyordu. O kadar rahat ve huzurluydum ki. Burnuma etrafımda bir türlü göremediğim çiçek kokuları gelmeye başladı. Zira etrafımda hiçbir yerde çiçek yoktu. Her yer sanki biçilmiş gibi kısa kısa çimenlerle kaplıydı.

 

Etrafım, göz alabildiğince düzlüktü ve yeşildi. Hiçbir şey düşünemedim bir an, ufuk çizgisine bakmaktan başka hiçbir şey yapmıyordum. Aklımdan hiçbir şey geçmiyordu. Bakarken bakarken, uzaklardan bir sis gibi bir şey belirmeye başladı. Sonra bir karartı oldu. Sonra sanki yürüyen bir insana benzettim. Bana doğru gelen bir insana benzettim. Görüntü gittikçe yaklaşıyordu. Evet, bu bir insandı ve bu tarafa doğru geliyordu…

 

O bir gölgeydi evet. Gerçek de olmamıştı hiçbir zaman. Bir an gözlerim takıldı karanlığa. Geceydi ve ben ne yapacağımı bilmiyordum.

Mehmet Çiftci

( Geceydi başlıklı yazı MehmetÇİFTCİ tarafından 9.03.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.