göle sis inerdi sabahları
boynu bükük ördekler dolanırdı
sonra
yüz yıllık çınarlar suskuya
gömülürdü
ve ben kulağımda bir keman ritmiyle
seni düşünürdüm yıllardan sonra
güneş belli belirsiz delerdi sisin
bağrını
prangalar hayallenirdi sislerde.
beyaz bir çiçek belirirdi sonra
kırılgan ve küskün bakardı dünyaya.
aynı zindan aynı dört duvar
canlanırdı gözlerimde
geçmişin bizle olan hesabı bitmezdi
yeniden kanardı eskiyen tüm
yaralar.
geçip gittiğini sandığım her olay
her olgu gardiyan kesilirdi sisli
sabahlarda.
bırakmazdı peşimi senden sonra
sislerde çınarlar vuslata erer
ben seyre dalardım yine.
gök renkten renge girer kılık
değiştirir
örtünürdü kızıla.
mora çalardı kimi zaman
hiç kabullenemediğim sensizliğin
yangınlarını bertaraf edemezdim.
sonra ve sonra sevmeler öğrendim
yalancı ihanetçi sevmeler dilin
söylediği.
gözün kendisinden sakladığı sinsi
sevmeler.
içimde korlar gözlerimde donan
yaşlarla
göle sis inerdi sabahları
ve ben yıllardan sonra hala seni
düşünürdüm