Ak kâğıtta kara leke
Görülünce , dile geldim!
Gönüllerden sevgi, şefkat
Sökülünce, dile geldim!
Çok üzüldüm, zulme, kine;
Kim pişman ki,ettiğine!
Mâsûmlar hep giyotine
Gerilince, dile geldim!
Gencecik, öksüz-yetimler;
Kimler geldi, geçti kimler!
Ve unutulmuş isimler
Derilince, dile geldim!
Kuzu, kuşu...Her çiçeği...
Hakikî dostluk ölçeği.
Hezeyanlar geleceği
Bürüyünce, dile geldim!
Lâfta kalıyor hürriyet;
Birileri öder diyet.
Kuvvetlilere adâlet
Verilince, dile geldim!
Yapayalnız diyârlara,
Yüzü maskeli yârlara,
Tek taraflı çıkarlara,
Yürününce, dile geldim!
Kim var ise -olsa- tektük;
Bütün dünya omzunda yük.
Mâsûm, garip, boynu bükük
Gülününce, dile geldim!
Hangi yolu gözler, gözler?
Kim nereyi, nasıl özler?
Dudaklardan tuhaf sözler
Dökülünce, dile geldim!
Gülecekken akar yaşlar;
Kaybolup gider sırdaşlar.
Zâlimin önünde başlar
Bükülünce, dile geldim!
Gürledi gök, aktı dere;
Bir keder çöktü , kedere.
Fakat güzellikler yere
Serilince, dile geldim!
Zehir kondu aşımıza;
Yazımıza-kışımıza.
Meşakkatler başımıza
Örülünce, dile geldim!
Üstümüzde bin gâile
Dayanmaz bu dağlar bile.
Sevdâlı bir gönül ile
Dürülünce, dile geldim!
Sarılarak sebeplere,
Koştum dâîmâ bir yere.
Ve, göğsümü gere gere
Durulunca, dile geldim!
Yok artık eski uçuşlar;
Çepeçevre hep yokuşlar.
Bükük boyunlu tüm kuşlar
Vurulunca, dile geldim1
Yeni dünya, yeni mekân;
İnsanlığa büyük imkân.
Gönüllere usûl-erkân
Kurulunca, dile geldim!
Kayıp mı oldu meleke,
Asırları çeke çeke?
Bir kuş gibi seke seke,
Yorulunca, dile geldim!
Dal ucunhdan inhdim köke;
Asırları söke söke.
Çokluk ummânından Tek'e
M.Hâlistin KUKUL