''Anne çocukları küçük kurşunla mı öldürürler''
mostar/ neretva
I.
vakit şimdi
bir üveyik sürüsünün kanatlarında
yolcu
filistinden arakana
bir kelebek endamıyla süzülür
şahikalar üstünde
ha kayboldu ufuk çizgisinde ha
kaybolacak
kıyamında zikre durmuş yürekler
susta
diller tutulu
dillerde aynı terane
aynı dilemma
geçmişine rahmet okur
II.
gün solmaya namzet
gurubunda bir yakamoz silueti
asumana göz kırpar
renkler pembeye küs, gri siyah bir tonda
f/ecrin afakında tutu(k)lu tebessüm
kah bir deccalın türküsünü fısıldar
kah bir doğum muştusu b/ekler
belli belirsiz bir eşkâlin peşinde
III.
İpi kopmuş doru taylar misali
meçhule sürülür z/aman
hoyrat
rüzgârında kesif bir barut kokusu
def(n)edilmiş, şehrin mezarlığında
ölülerin ölümsüzlük sırlarını fısıldar
gecenin efkârı
sarmış gündüzün terennümünü
yürekler aynı kanarken
gözlerde aynı
yaşlar…
IV.
kelebeklerin kanadında şimdi renkler
solmuş
bebeklerin çıkmayan avazında
soluksuz
uçurtmalar vurulmuş delik deşik
çocukların
sevdiği şekerler de
baharın matemi düşmüş gündüzün
eteklerine
bosna yasta, insanlık kodeste mahkum
V.
avrupa uyuyor
sus bosna sus
neretva kan kızılı akıyor sessiz
bir kelebek kadar çaresiz
ayakları çözülüyor mostarın
hava puslu, sırp cellatlar av
peşinde
tarihinden utanıyor insanlık
talihine küs
neretva yükselt sesini
vur, mostar’ın ayaklarında aksetsin
sesin
kıyılarını d/öven dalgalardan utanma
oluk oluk akan kanından arın
yırt kefenini gecenin
gündüze ulaşsın sesin
neretva!
huyun kurusun, huyun
b/ak, asi nehrine karışmakta suyun
bir deccal daha doğurdu medeniyet
musasını arayan firavunlar
peydahlarken istila
Mevlüt GÖZDE
"Üç
buçuk yıl süren Bosna Savaşı'nda ülke genelinde her iki kişiden biri evini
terketmek zorunda kaldı.Savaş sırasında 50.000 kadın tecavüze uğradı, bu durum
ilk kez cinsel bir şiddetin başlı başına insanlık suçu sayılmasına yol açtı. Bosna'daki
savaş, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupada'ki en ölümcül savaştı. 1995'ten
sonra Bosna Hersek'te tedirgin bir barış ortamı hüküm sürdü. Hâlâ
anlaşmazlıklar var ve uzlaştırma çabaları devam ediyor."
Savaştan
uzun yıllar sonra yakalanan Ratko Miladiç ve Radovan Jaradziç canileri Lahey
Adalet Divanı’nda yargılanarak, soykırım suçlarındam müebbet hapse mahkum
edilirken, Sırbistan’ın suçsuz bulunması ve Ortodoks Rusya’nın vetolarına
takılması da Lahey Adalet Divanı’nın, Birleşmiş Milletlerin, Avrupa Birliği’nin
ve Nato’nun birer Hıristiyan kuruluşu olduğu ve amaçlarının da bunlara hizmet
ettiği gerçeği tartışma götürmez bir gerçektir.
Haçlı
seferleri’nin sebepleri de Müslümanları topluca yok etmek, Kudüs’ü ele
geçirmekti.Batı dünyasının islâm dünyasına açtığı bu ölümcül savaşların ne ilki
ne de sonuncusudur.
Anlaşılan
şu ki, müslümanlar akıllarını kullanmak zorundadırlar.Bilime, fenne inanmalı ve
bir takım vesveseleri terkederek yüce dinimiz islâmı da gelişmeye yasak koyan
bir dinmiş gibi telakki etmekten ve ezilmekten birlik ve beraberlik ruhuyla
kurtulmak zorundadırlar.Başımızı kaldırıp baktığımızda Doğu Türkistan'dan,
Kıbrıs'a, Hocalı'ya, Mısır, Libya, Suriye, Somali ve Bosna olmak üzere hep ezilenler,
soykırımlara uğrayanlar maalesef ki müslüman ülkelerin milletleridirler. Bm ve
nato zamanında Bosna katliamlarını önleyebilseydi ve etkin yaptırımlar ortaya
konabilseydi bu gün arap ülkelerinde yaşanan katliamlar acaba olur muydu.Bm,
nato, avrupa birliği ve lahey adalet divanları birer hıristiyan kuruluşudurlar
ve hedeflerinde de müslüman ülkeler vardır.İnandırıcılıkları
kalmamıştır...Yunan ekonomisini kurtarmak için fonlarından ayırdıkları
astronomik kredilerin binde birini somali, nijerya gibi aç ve susuz kalan
afrika ülkelerine gönderebilselerdi bu gün açlıktan ve susuzluktan ölen o
milyonlarca can belki de hayatta olacaklardı...
Yıkılan
Mostar Köprüsünü yeniden inşa eden Bosna Halkı, belki acılarını zamanla
unutacak ve yaralarını saracaktır.Ama, insanlığa ve insanlık tarihine kara bir
leke olarak düşen bu soykırımların yüreklerde ve vicdanlarda açtığı onulmaz
yaraları sarmaya ve unutturmaya kimsenin
gücü yetmiyecektir.
Ve Bosnalı dört yaşındaki küçük kız çocuğunun
ölmeden önce annesine söylediği söz akıllardan çıkmayacaktır :
''Anne çocukları küçük kurşunla mı öldürürler''