Ölüm Bile
Ölmüş
Mekân sıyrılmış fanilikten
Zaman esir düşmüş mekâna
Ve başımda bir mızrak boyu güneş
Boğuyor beni alnımdan sızan ter
Yüreğimde tamtamlar çalıyor güm güm
Patlatıyor gürültüsü kulaklarımı
Bağırmak istiyorum
İmdat imdat diye bağırmak
Dilim lal olmuş
Dilim susmuş
Her bir azam vaveyla eder
Dilime inat
Ölmek istiyorum ama heyhat...
Ölüm bile ölmüş
Ben sürünürken yerlerde
Üzerimden uçuşuyor insanlar
Kimi binmiş şimşeklere
Kiminin rüzgârdan atları
Kimi kuşlara gem vurmuş
Kimi koşuyor canan havliyle
Ve yol başında nurdan bir ışık
“Selâmet ver, selâmet ver” diyor
Ve selamet buluyor elinin her değdiği
Yetişmek istiyorum bu nur şelalesine
Altımdan kayıyor zemin
Mümkün değil gibi necat…
Ölmek istiyorum ama heyhat...
Ölüm bile ölmüş
Ayağa kalkmak istiyorum
Fer yok dizlerimde
Sürünüyorum ha bire
Çengeller takılıyor vücuduma
Kan revan içindeyim
Kimisi takılmış
Fırlatılıyor bir gayyaya
İçimde müthiş bir korku
Tutuşturmuş bedenimi
Ya ben de yakalanırsam?
Ya ben de düşersem bu gayyaya?
Ne kadar da çetinmiş sırat
Ölmek istiyorum ama heyhat...
Ölüm bile ölmüş
09:15 / 11.01.2013 / Çorum