ÇAYLAR ŞİRKETTEN
VERVERİŞTİR-Selamünaleyküm arkadaşlar.
ATATIŞTIR-Aleykümselam
VerveriştirAbi.Hoşgeldiniz.
VERVERİŞTİR-Çayların üstüne
gelmişiz,bir çay içeriz artık.
ATATIŞTIR-Neden olmasın ? Fikret Abi
bir çay daha getirir misin?
Kahveci.FİKRET-Hay hay.
VERVERİŞTİR-Bu ekonomik kriz hakkında
ne düşünüyorsunuz arkadaşlar?
Antikacı ERTAN-Geçenlerde teğet
geçtiğini söylüyorlardı.Yetmişaltı yılda bir dünyaya teğet geçen Halley
kuyruklu yıldızı gibiyse mesele yok.
ATATIŞTIR-Aklı dünyada kalıp geri
dönerse ayvayı yedik.
VERVERİŞTİR-Köftehor ne yapar eder
evvela bizim ülkeye uğrar.O zaman hapı yuttuğumuzun resmidir.
KağıtçıREŞAT-Vesikalık mı olur bu resim
yoksa altı dokuzluk mu?
Hurdacı ESAT-Aman çocuklar unun, gazın,
bezin, karneyle verildiği vesikalı günleri hatırlatmayın bana.
ATATIŞTIR-Avrupa’nın Amerika’nın
hapşırmasıyla nezle grip olan bir ülkede yaşadığımızı unutmayalım beyler
.
VERVERİŞTİR- Bizlere, ölümü gösterip
sıtmaya razı eden toplum mühendislerini de unutmayalım.
Kağıtçı REŞAT-Eskiden ikinci el denen
bir piyasa vardı .Bu küresel krizden sonra başımıza bir de üçüncü el çıktı.
Hurdacı ESAT-İkinci elden alınan
eşyalar üçüncü el olarak bit pazarında arzı endam ediyor çoktandır.
ATATIŞTIR-Takma dişler ve diş fırçaları
haricinde ne ararsan var üçüncü elde.
VERVERİŞTİR-Allah dördüncü elden
korusun.Dördüncü ele düşen eşyaların şeklini şemalini düşünmek bile
istemiyorum.
ATATIŞTIR-Keşke elimizde ayağımızda
olsa da ikinci el eşya kullanmasak.
VERVERİŞTİR-Fikret Abi, birinci elden
beş çay getirsene buraya bi zahmet.
ATATIŞTIR-Deminki beş çayın parasını da
al gelmişken Fikret Abi.
Kahveci FİKRET-Para kalsın.Çaylar
şirketten.
VERVERİŞTİR-Bari şimdikileri peşin
alın,buyrun.
Kahveci FİKRET-Olmaz bunlar da
şirketten.
ATATIŞTIR-Olur mu öyle şey.Deminki beş
çayın parası….
Kahveci FİKRET-Deminkinin de
,şimdikinin de parası Şevket’ten.Şevket Abinizden.
VERVERİŞTİR-Kimbu Şevket Abi,hani
nerde?
Kahveci FİKRET-Az sonra görürsünüz.
Kağıtçı Reşat- Şevket Abi de kim?
Tanıyor muyuz?
Hurdacı ESAT-Ben bilmiyorum ,
tanıyanınız var mı?
Antikacı ERTAN-Kahveci Fikret Abi’ye
bugün bir haller oldu.Sabahtan beri en az dört defa “Çaylar şirketten /Parası
Şevket’ten “diyerek beleş çay getirip durdu.Soralım bakalım kimmiş bu bonkör ve
de cömert Şevket Abimiz.
VERVERİŞTİR-Ertan Abi doğru söylüyor,
ben de fark ettim ,Fikret Abi en azından dört defa buraya” Çaylar
şirketten/parası Şevket’ten “diyerek çay getirmişsin.Bu bir şaka olmasın? Bu
kriz ortamında böyle şaka mı olur?.
Kahveci FİKRET-Haklısınız.Tahmin
ettiğiniz gibi bu bir nisan şakası.Ben hepinizin bildiği Fikret Abiniz değil
,Şevket’im.Abiniz sayılırım.
VERVERİŞTİR-Nasıl olur?Siz Şevket Abi
iseniz hepimizin bildiği Fikret Abi nerede peki?
Kahveci FİKRET-Ben Fikret’in,
memleketteki ikiz kardeşiyim.İstanbul’daki akrabalarımı bir ziyaret edeyim
dedim.Geleli üç gün oldu .Kardeşim bir ara şeker almak için markete gitmişti
ya.O sıra telefonlaştık markette buluştuk.Elbiselerimizi değiştik
.Pantolonlarımız değişmedi ama ikisi de koyu renk olduğu için fark
etmediniz.Saçlarımız, bıyık şeklimiz ayni ve gömlek,ceket gördüğünüz gömlek,
ceket olunca şakayı yuttunuz.
ATATIŞTIR-Valla pes doğrusu hakikaten
hepimiz zokayı yuttuk.İkizleri ayırt etmek gerçekten zormuş. Fikret Abi sizden
pek bahsetmemişti. Peki onbeş yirmi çayın parası ne olacak şimdi Şevket Abi? Şirketten
deyip deyip dünyanın çayını içirttin bize.
Kahveci FİKRET’in kardeşi ŞEVKET-Olacak
o kadar arkadaşlar. Müessesemizin bugünkü bir ikramı olarak kabul edin,afiyet
şeker olsun . Üç yıldır görmediğim kardeşimi görmüşüm,onbeş yirmi çayın lâfı mı
olur !...
Mehmet Sadık MEDİN 21.02.2009 SAMATYA