Allahın İpine Sarılmak
İnsanın yaratılış amacı, yalnızca Allah’a kulluk ve ibadet etmek. İmtihan
mekanı olan dünyada apaçık düşmanı şeytan ve onun sözcüsü olan nefsinin bencil
tutkularının ardına düşmemek, Kuran’ı yalnızca okumak değil, ayetlerini yaşamak
inanan insanın samimi kulluğunun gereği. Tüm bunları yaparken müminin tek ve
en önemli dostu, onu karanlıklardan nura çıkaracak olan Rabbimiz’dir. Ve
“… bizi müslüman olarak öldür." (A’raf Suresi, 126) diyerek dua
eden bir mümin, ancak Allah’ın ipine sımsıkı sarıldığında, O’nun dosdoğru
yolunda ayakları kaymadan yürüyebilecektir.
Müminler Kuran’da,
“Allah’ın ipine hepiniz sımsıkı sarılın..." (Al-i İmran Suresi,
103) ayetiyle emredildiği üzere, her durumda Allah’ın ipine sımsıkı sarılırlar.
Sımsıkı olması için insanın biraz zorlanması, canının yanması gerekir. Asılı bir
ipe sıkıca tutunmak insan için gerçekten kolay değildir, zorlayabilir, insanı
yorar. Ancak yorulmanın ardından Rabbimiz kolaylık verecek, müminin bütün
ağırlıklarını üstünden kaldıracaktır.
İman eden insan, bu ipe tutunurken
arada darbeler alır, sarsılır. Bu, insana, ipine asılmış bir örümceği
hatırlatır. Allah’ın sonsuz ilmiyle yarattığı kusursuz bir tasarım olan örümcek
ipi de, tutunurken aldığı her darbede çok kısa bir süre döndükten sonra tekrar
eski halini alır; örümcek bu nedenle uzun süre sallanmaz. İşte inanan insanın
sarıldığı ip de tıpkı örümceğin ipi gibidir, sarsılma süresi kısadır. Yaşadığı
bu zorluklar Allah’ın Kendisini hatırlatmasıdır. Samimi mümin zora talip
olmaktan çekinmez. Çünkü zorluk zamanları Allah’a duyulan sevgi, aşk ve
bağlılığın en güzel ifade edildiği zamanlardır. Allah, mümin kullarına
taşıyamayacağı yükü vermeyeceğini vadetmiştir ve samimi mümin zahiren zor
görünene taliptir.
Her nerede bulunurlarsa bulunsunlar -Allah’ın
ipine ve insanların ipine (ahdine) sığınanlar başka- onlara zillet (zorluk
damgası) vurulmuştur. Onlar, Allah’tan bir gazaba uğradılar da üzerlerine
aşağılanma (damgası) vuruldu..."(Al-i İmranSuresi, 112)
Dünya
hayatındaki imtihana Kur’anî bir bakış açısıyla yaklaşan insanın yaşamında
karmaşa, zorluk, sıkıntı ve çözümsüzlük yoktur. Allah’a inanan ve Kuran’a tabi
olan bir insanın inandığı kesin doğrular vardır. Bu doğrular, inanan insanın
vicdanını devreye sokarak Kuran ahlakına uygun kararlar almasına yardımcı olur.
Kısacası bu insan, yaşamının her anında Kuran’ın gerçeklerinin etkisi
altındadır. Zorluk durumlarında Rabbimiz’in Kuran’da emrettiği ahlakı yaşadığı
ve Allah’ın ipine sarıldığından, en zor imtihanları ve en büyük sorunları
kolayca aşar.
Zorluk zamanları, ”Sizden önce gelip-geçenlerin
hali başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız? Onlara öyle bir
yoksulluk, öyle dayanılmaz bir zorluk çattı ve öylesine sarsıldılar ki, sonunda
elçi, beraberindeki mü’minlerle; "Allah’ın yardımı ne zaman?" diyordu. Dikkat
edin. Şüphesiz Allah’ın yardımı pek yakındır. (Bakara Suresi, 214)
ayetiyle bildirildiği üzere imtihan anlarıdır ve kararlılıkla sabredenler
ahirette karşılığını alacaklardır. İşte yaşadığı zorluklar, Kuran’daki
doğruların bilincinde ve her olayın kendisi için hayır içerdiğinin şuurunda olan
mümine huzur ve mutluluk verir. Ancak zor anlarında Allah’ın ipine sarılmayan ve
Kuran gözüyle bakmayanların yaşadıkları olaylar mutsuzluk, keder ve sıkıntı
nedeni olur.
İnsanın en büyük düşmanı olan şeytan, Allah’ın dosdoğru
yolunda pusu kurar ve inanan insanları Allah’ın yolundan alıkoymaya çalışır. Bu
sinsi düşmanın müminler üzerinde zorlayıcı bir gücü yoktur; gücü müminleri
saptırmaya yeterli değildir. Ancak yine de şeytanın taktiklerine, vereceği
telkinlere karşı her an teyakkuzda ve şuurlu olunmalıdır. Allah’ın azabından
kimse emin olamaz. Kuran’da, şeytanın insanlara her yönden yaklaşacağı
tehlikesine, "Sonra muhakkak önlerinden, arkalarından, sağlarından ve
sollarından sokulacağım. Onların çoğunu şükredici bulmayacaksın."
(A’raf Suresi, 17) ifadesiyle dikkat çekilmektedir. Bu nedenle her
insan imanını korumak için Allah’ın ipine sarılmalı, O’na sığınmalıdır. İmtihan
anı geldiğinde de, onun Rabbimiz’den geldiğini anlayıp, daha da sıkı
sarılmalıdır.
(
Allahın İpine Sarılmak başlıklı yazı
fuatturker tarafından
13.10.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.